Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/10712
Karar No: 2009/1612
Karar Tarihi: 10.02.2009

Bütünleyici Parça - Elatmanın Önlenmesi - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/10712 Esas 2009/1612 Karar Sayılı İlamı

 

 

1. Hukuk Dairesi 2008/10712 E., 2009/1612 K.

1. Hukuk Dairesi 2008/10712 E., 2009/1612 K.

  • BÜTÜNLEYİCİ PARÇA
  • ELATMANIN ÖNLENMESİ

 

  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 684 ]
  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 718 ]
  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 719 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasında görülen davada;

Davacılar vekili, 969 ada 27 parsel sayılı taşınmazda Hasan"ın paydaş olup, taşınmazdaki 3 katlı evin de Hasan"a ait olduğunu, binanın 3 nolu dairesinde Nermin"in, 2 nolu dairesinde de Osman"ın oturduklarını, davalıların taşınmazı kullanmalarını, eve giriş ve çıkışlarını engellediklerini, ayrıca evin müştemilatı olan kömürlük ve bahçe gibi bölümlerden de yararlanmalarına engel olduklarını ileri sürerek, davalıların taşınmaza ve zilyetliğe haksız elatmalarının önlenmesi, muarazanın giderilerek taşınmazın tahliyesi ve teslimi isteminde bulunmuşlardır.

Davalılar, davacı Hasan"ın binayı iki oğlu ile yaparak ve fiilen paylaşarak kullandığını belirterek davanın reddini savunmuşlar, karşı davalarında da taşınmazdaki binanın 3 nolu dairesinin Ahmet mirasçıları Nermin, Özkan ve Ayşe"ye, 2 nolu dairenin de Osman"a aidiyetinin tespitini istemişlerdir.

Mahkemece, asıl davanın kanıtlanamadığından reddine; karşı davanın kısmen kabulüne; karşı davacılar Özkan ve Ayşe"nin açmış oldukları davanın bu şahıslara karşı bir dava açılmadığı gerekçesiyle husumet yönünden reddine karar verilmiştir.

Karar, taraf vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, süresinde verildiği anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, karşı dava, taşınmazdaki binanın 2. ve 3. katının mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteklerine ilişkindir.

Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 969 ada 27 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere ve davacı Hasan"ın taşınmazda paydaş olduğu, taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmamış 4 kattan oluşan binanın bulunduğu, davalıların (karşı davacıların) taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı, ancak binanın 2 nolu dairesini davalı Osman"ın, 3 nolu dairesini de davalı diğer davalı Nermin"in tasarruf ettiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece, çekişme konusu taşınmazdaki binanın 2 ve 3 nolu bölümlerinin davalılar tarafından inşa edildiği kabul edilmek suretiyle anılan bu bölümlerin mülkiyetinin davalılara ait olduğunun tespitine karar verilmiş ise de, taşınmazdaki bina yönünden kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmadığı görülmektedir.

Hemen belirtilmelidir ki, TMK"nın 718. maddesi taşınmazın dikey mülkiyetini belirlerken, 719. maddesi de yatay mülkiyet alanını saptamış, aynı Yasa"nın 684. maddesi ise, taşınmaz üzerinde bulunan yapının arzın mütemmim cüzü olacağını ve arzın mülkiyetine tabi olacağı hükmünü öngörmüştür. Binada kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığına göre, aynı taşınmazda çifte mülkiyet oluşturulacak şekilde binanın bazı bölümlerinin mülkiyetinin karşı davacılara ait olduğu şeklinde karar verilmiş olmasının doğru olduğu söylenemez. Kaldı ki, böylesi bir durumda davalılar yararına TMK"nın 726. ve 826. maddelerinde belirtilen üst hakkı kurulmasına da olanak yoktur.

Öyle ise, anılan bu bölümleri kimin yaptığının belirlenmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.

Hal böyle olunca, davalıların taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan veya kişisel bir haklarının bulunmadığı gözetilmek suretiyle TMK"nın 683. maddesinde öngörülen mülkiyet hakkına değer verilerek ve 21.06.1944 tarih ve 13/24 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da gözönüne alınarak asıl davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki binanın 2 ve 3 nolu bölümlerinin davalılar tarafından yapıldığının tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı Hasan"ın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK"nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının reddine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.02.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi