1. Hukuk Dairesi 2020/1036 E. , 2021/4792 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 05.12.2019 gün ve 2019/518-2019/1751 sayılı karar davalı ... tarafından süresinde davacılar vekili tarafından ise duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28.09.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asil davalı ... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen dahili davalı ... ve diğerleri gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, aldatma hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları ...’den intikal eden ... ada ... parsel sayılı taşınmazın ¼ payının davacı ... tarafından davalı ...’a, ¼ payının da davacı ... tarafından davalı ...’ya satış yoluyla devredildiğini, devir sırasında diğer mirasçı davalılar tarafından kandırıldıklarını, herhangi bir satış bedeli almadıklarını ileri sürerek, yeni oluşan ... ada ...sayılı parseldeki davalılar adına olan 5 ve 7 no’lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile 5 no’lu bağımsız bölümün davacı ..., 7 no’lu bağımsız bölümün de davacı ... adına tescilini istemişlerdir.
Yargılama sırasında dava konusu 7 no’lu bağımsız bölümün dava dışı ...’ya satışı üzerine, davacılar tarafından 6100 sayılı HMK’nin 125. maddesi uyarınca yeni malik ...’ya iptal-tescil istemi yöneltilmiş ve davaya dahil edilmiştir.
Davalılar ... ve ..., davacı anneleri ...’nin kendi anne ve babasından intikalen gelen malvarlığını satarak elde ettiği bedeli diğer davacı kızı ...’ya verdiğini, bunun karşılığında mirasbırakan ...’den intikal eden mirasın da erkek çocuklara kalması konusunda anlaştıklarını, davacıların da anlaşmalarına uygun devir işlemini yaptıklarını, kandırmanın söz konusu olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.
Dahili davalı ..., cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ise emanetçi olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece, iddiaların tanık anlatımlarıyla ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalılar ... ve ...’ın istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; HMK’nin 125. maddesi gereğince yeni malik ...’ye karşı dava yöneltildiğinden, eski malik ...’nın davada sıfatı kalmadığı, ...’nın hükmü istinaf etme hakkı bulunmadığı, kayıt maliki ...’nin aleyhine kurulan hükmü istinaf etmediği, davalı ... yönünden işin esası incelendiğinde, dosya kapsamındaki deliller ile davacı tarafın aldatma iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle, davalı ...’nın istinaf dilekçesinin reddine, davalı ...’ın istinaf talebinin kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.2 maddesi gereğince hükmün ortadan kaldırılmasına ve davalı ... yönünden davanın reddine, dahili davalı ... yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK."nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2019 yılı itibarıyla HMK."nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 58.800,00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır.
Somut olayda, davacılar ... ve ...’nın dava konusu ... ada ... sayılı parseldeki 1/4’er paylarını 02/06/2006 tarihinde davalılar ... ve ...’ya devrettiği, tevhit, inşa ve kat mülkiyeti tesisi neticesinde anılan payların ... ada ... sayılı parseldeki 5 ve 7 no’lu bağımsız bölümlere özgülendiği, davacıların dava ettikleri payın 5 ve 7 no’lu bağımsız bölümlerdeki 1/4’er paylar olduğu, keşif neticesinde dava tarihi itibariyle 5 no’lu bağımsız bölümdeki ¼ payın 47.500,00 TL, 7 no’lu bağımsız bölümdeki ¼ payın 42.500,00 TL olduğu, bu değerlerin de 2019 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 58.800,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.
Yukarıda açıklanan nedenden ötürü temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan eldeki dava yönünden davacılar vekili ile davalı ...’un temyiz dilekçelerinin değerden REDDİNE, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davacılar vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin duruşmaya katılmayan diğer temyiz eden davalıdan alınmasına, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.