Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.09.2011 gününde verilen dilekçe ile aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğuna dair verilen 12.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, miras payına mahsuben aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya bakmakta görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı TMK"nun 652. maddesine göre; eşlerden birisinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir. Mirasbırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve alt soyundan birinin aynı meslek ve sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde, sağ kalan eş bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara ilişkin miras hukuku hükümleri saklıdır ve aynı yasanın 658. maddesi ile; mirasçılar özgülenme değerinde uyuşamazlarsa, bu değer sulh hâkimi tarafından belirlenir hükümleri düzenlenmiştir. TMK"nın 652. maddesi uyarınca sağ kalan eş miras payı karşılığında mülkiyet hakkının tanınmasını isteyebilir. Bu durumda aynı Kanunun 658. maddesinde de, açıkça vurgulandığı üzere görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olarak belirlenmiştir. Sağ kalan eşin, murisin terekesinden olan alacağına mahsuben, taşınmazın kendi adına özgülenmesi istemi ile TMK"nun 652. maddesi gereğince açılan bu davada görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. O halde mahkemece dosyanın sulh hukuk mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.