Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/3317 Esas 2020/110 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3317
Karar No: 2020/110
Karar Tarihi: 13.01.2020

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/3317 Esas 2020/110 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verdi. Sürücü belgesinin cezai işlem yapılarak el konulması sonrasında sahteliğinin anlaşıldığı tarih olan 30.08.2012 tarihi, başta yanlış olarak belirtilmişti ancak mahkeme tarafından düzeltildiği belirtildi. Mahkeme, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi hükümlerinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini vurguladı. Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, sanığın suçu işlediğinin saptandığı, kurulan hükümde bir aykırılık olmadığı sonucuna varıldı. Mahkeme kararında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi açıklandı ve infaz aşamasında gözetilmesi gereken Anayasa Mahkemesi kararı belirtildi.

11. Ceza Dairesi 2019/3317 E. , 2020/110 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığında 17/09/2013 şeklinde yanlış gösterilen suç tarihinin, suça konu sürücü belgesinin cezai işlem yapılarak el konulması üzerine sahteliğinin anlaşıldığı tarih olan 30.08.2012 olarak Mahkeme tarafından düzeltilmesi ve 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 13/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.