11. Hukuk Dairesi 2013/6940 E. , 2013/23135 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.12.2012 tarih ve 2009/195-2012/273 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ..."ın müvekkili ile aynı alanda faaliyet gösteren diğer davalı şirketin müdürü olduğu, davalı şirketin müvekkilinin tescilli tasarımlarını taklit ederek tasarım haklarına tecavüz ettiğini ve haksız rekabet oluşturduğunu, bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, taklit ürünlerin üretiminde kullanılan araçlara elkonularak kendilerine mülkiyet hakkı tanınmasına, 5000 TL maddi, 5000 TL de manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kendi tescilli tasarımlarını üretip sattığını, davacı iddialarının asılsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada davacı adına tescilli bulunan tasarımlarım yeni ve ayırt edici olmadığını ileri sürerek hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davada, davacı- birleşen davada davalı adına tescilli bulunan 2003/3718-2003/3719 sayılı tasarımların yeni olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile anılan tasarımların hükümsüzlüğüne, asıl davada ise davalı-birleşen davada davacıya ait katalogta yer alan ve tescili tasarımları kapsamında bulunmayan ürünün, davacı-birleşen davada davalının 2003/03716 sayılı 7 nolu tasarımı ile aynı ve 1 nolu tasarımı ile de bilgilenmiş kullanıcı gözü ile bakıldığında belirgin derecede benzer olduğunu, bunun tasarım hakkına tecavüz oluşturduğu, davalı-birleşen davacının anılan ürünün satımından elde ettiği karın 8.460,31 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı-birleşen davada davalıya ait 2003/03716 sayılı tasarımın (7) ve (1) no"lu tasarımlarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, men"ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, maddi tazminat ve manevi tazminat talebinin kabulü ile 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren ticari faizle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı- birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı- birleşen davada davacı vekilinin, birleşen davaya ilişkin tüm, asıl davaya ilişkin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak, mahkemece tazminat hesabı bakımından benimsenen ikinci bilirkişi raporunda, davacının tescilli tasarımına tecavüz teşkil ettiği belirlenen ve tazminat hesabına esas alınan davalı tarafından satışa sunulan tasarımlar, davalının tescilli tasarımlarıdır. Davalı adına tescilli tasarımlar hükümsüz kılınıncaya kadar davalının tasarımı kapsamında bulunan ürünleri satışa sunması davacının tescilli tasarımlarına tecavüz teşkil etmez. Bu itibarla, mahkemece bu husus nazara alınmadan, davalının tescilli tasarımı kapsamında yer alan ürün baz alınarak tazminat hesaplaması yapan ikinci bilirkişi raporu esas alınarak yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamış kararın bu nedenle davalı- birleşen davada davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davada davacı vekilinin, birleşen davaya ilişkin tüm, asıl davaya ilişkin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı-birleşen davada davacı vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı-birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.