Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, davalı M. aldığı borç ödendiği takdirde geri verilmesi koşuluyla 3825 parsel sayılı taşınmazını davalı M.e temlik edildiğini borç ödendiği halde taşınmazın iade edilmediğini diğer davalı R..muvazaalı şekilde devredildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuştur.
Davalılar, iddianın yazılı delil ile kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, yazılı delil ile kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, taraflar vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescili isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre, davacının davalı M."ten borç aldığını, bu nedenle hakkında icra takibinde bulunabileceği endişesiyle çekişmeli 3825 parsel sayılı taşınmazını ortağı olan dava dışı C.e tapuda satış suretiyle gerçekte ise bedelsiz olarak temlik ettiğini, sonradan Mehmet"in alacağını istemesi üzerine, kendisinin talimatıyla taşınmazın, yine satış suretiyle C. tarafından davalı M.. devredildiğini M.". borç ödendiğinde taşınmazın geri verilmesi koşuluyla temlik yapıldığını, ancak borcunu ödemesine rağmen M."in taşınmazı iade etmediği gibi, diğer davalı R.a muvazaalı şekilde devrettiğini, davalı M.ile aralarındaki ilişkinin inanç sözleşmesine dayalı olduğunu, davalı R."ın iyiniyetli olmadığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı tartışmasızdır.
Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, iddianın 5.2.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörüldüğü şekilde yazılı bir belge ile kanıtlanması zorunlu olup, aranılan şekilde bir belge sunulmadığı, diğer yandan; davacı vekili tarafından vekaletnamesindeki yetkisine binaen teklif edilen yeminin davalılar tarafından eda edildiği, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldıklarını bildirdikleri anlaşıldığından, kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Davacının temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine,
Davalıların temyizine gelince; dava nispi harca tabi olup, itiraz üzerine keşfen belirlenen dava değeri üzerinden yargılama sırasında harcın tamamlattırılmış olması nedeniyle, keşfen belirlenen dava değeri esas alınarak vekille temsil edilen davalı taraf lehine nispi avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken, dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden davalı taraf yararına eksik avukatlık parasına karar verilmiş olması doğru değildir.Davalıların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 4.2.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.