17. Hukuk Dairesi 2016/19232 E. , 2017/10442 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve süresi dışında davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkiline ait olan ve park halinde bulunan ... plakalı, 2005 model, ... marka motosikletle, davalı ... Nak. Tahmil Tahliye Güm. Pet. Tic. A.Ş."nin maliki olduğu ve davalı sürücü ..."in sevk ve idaresindeki ... - ... plakalı çekici yarı römorkun, geri geri manevra yaparken çarpması neticesinde 21/06/2012 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı sürücü ..."in sevk ve idaresindeki ... - ... plakalı çekici yarı römork ile müvekkilinin park halindeki motosikletine çarparak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 84.maddesi gereğince manevraları düzenleyen genel şartlara uymama kusurunu işlediğinden % 100 kusurlu olduğunu belirterek; Eskişehir 3.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/43 D.İş sayılı dosyasıyla da tespit edilen hasar ve tüm alacak kalemleri dahil olmak üzere fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 6.000,00 TL"sinin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili; 10/06/2015 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 10.000,00 TL hasar bedeli, 1.050,00 TL hasar tespit işçiliği, 439,20 TL değişik iş tespit dosyası masrafları olarak artırmıştır.Davalı ...; olayın gece olduğunu, kullanmakta olduğu ve park halinde bulunan çekici ve römorkun arkasına bırakılmış herhangi bir işaret levhasının bulunmadığını, böyle bir işaret görmediğinden geri geri
gelirken motosiklete çarpmış olduğunu, motosikletin 2005 model olduğunu, değişen parçalar neticesinde motosikletin değerinin de artırılmış olduğunu, 2005 model motosikletin yıpranma hususunu bilirkişinin raporda belirtmediğini, bu durumda motosikletin yenilenmiş olarak ve değerinin fahiş olarak gösterildiğini, bu hususa itiraz ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... Nakliyat Tahmil Tahliye Güm. Pet. Tic. A.Ş. vekili; davacı tarafından açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun soyut iddialara dayandığını, davacı tarafından dayanak olarak ibraz ettiği bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tanzim edilmediğini, tüm kusurun müvekkiline isnat edilmeye çalışıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne; 10.000,00 TL hasar bedelinin olay tarihi olan 21/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının hasar tespit işçiliği ve işgali ücreti adı altında talep ettiği 1.050,00 TL tazminata yönelik talebinin reddine, davacının 439,20 TL tespit davası masrafına ilişkin talebinin tespit masraflarının yargılama gideri olması nedeniyle yargılama masraflarına dahil edilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkartılmıştır.
Davacı vekili; Dava sırasında verdiği 10/06/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini ıslahen toplam 11.489,20 TL olarak arttırdıklarını bildirmiştir. Mahkemece bilirkişi raporuna göre 10.439,20 TL’ye hükmedilmiş, 1.050,00 TL bakımından dava reddedilmiştir. Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davacı bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Temyiz olunan mahkeme kararı davalı şirket vekiline 03/10/2016 tarihinde tebliğ yolu ile tebliğ edilmiş olunmasına karşın karar HUMK"nun 432/1.maddesinde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra 19/10/2016 tarihinde temyiz edildiğinden HUMK"nun 432.maddesi hükmü uyarınca davalı şirket vekilinin temyiz isteminin süreden reddine karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin miktar itibari ile kesin olması nedeni ile REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı şirkete geri verilmesine 13.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.