17. Hukuk Dairesi 2016/19039 E. , 2017/10425 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacı vekili, 21.05.2012 tarihinde davalı ... AŞ’ye kasko poliçesi ile sigortalı, müvekkiline ait aracın meydana gelen trafik kazasında hasarlandığını, davalının aracın kiralık (rent a car) olarak kullanıldığı gerekçesiyle hasar bedelini ödemediğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 6.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, 06.04.2016 tarihinde harcını yatırmak suretiyle istemini 11.000,00 TL’ye ıslah etmiştir.
Davalı vekili, aracın kiralık olarak kullanıldığını beyanla davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, 11.000,00 TL tazminatın 11.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan araç hasar bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, bu davalar 6762 Sayılı TTK’nın 1268. maddesi (6102 Sayılı TTK’nın 1420. maddesi) gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu düzenleme Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının C.9. maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. 6762 Sayılı TTK’nın 1292. ve 1299. maddeleri hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu gün, yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günüdür. Kısmi davada, zamanaşımı yalnızca dava açılan kısım için kesildiğinden ve geriye kalan meblağ için işlemeye devam ettiğinden, ek dava ile talep edilecek (ya da ıslahla artırılacak kısım yönünden) miktar için de zamanaşımı süresinin dolmamış olması gerekir.Somut olayda 21/05/2012 tarihinde trafik kazası meydana gelmiş; davacı sigortalı tarafından, riziko, 26.05.2012 tarihinde davalı ... şirketine ihbar edilmiştir. Fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kısmi dava açılması halinde, zamanaşımı sadece kısmi davada talep edilen kısım yönünden kesilmiş olup varsa bakiye zarar için zamanaşımı süresi kesilmez, işlemeye devam eder. Kısmi davada fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması, zamanaşımı süresi içinde talep edilecek zarar yönünden önem taşır. Bu nedenle zamanaşımının başladığı tarihten itibaren yine aynı zamanaşımı süresi içinde, bakiye zarar için ek dava açılabileceği gibi kısmi davada talep edilen zarar miktarı ıslah yolu ile de artırılabilir. Davacı vekili, 07/04/2014 tarihinde açtığı kısmi davada, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak müvekkilinin aracında oluşan hasar bedelinin davalı tarafından karşılanmaması nedeniyle uğradığı hasar nedeniyle şimdilik 6.000,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. 06/04/2016 tarihinde harcını yatırdığı ıslah dilekçesi ile de hasar bedeline ilişkin talebini 5.000,00 TL daha artırarak toplam 11.000,00 TL"nin davalıdan tazminini istemiştir. Davalı vekili süresi içinde, ıslah edilen talebin (kısmın) zamanaşımına uğradığını ileri sürmüştür.
Mahkemece, ıslah ile artırılan miktara karşı ileri sürülen zamanaşımı def"i hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın, bilirkişi raporunda tespit edilen 11.000,00 TL hasar bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir O halde; mahkemece, davalı vekilinin zamanaşımı defi konusunda ıslah edilen miktar yönünden yukarıda bahsi geçen yasa maddeleri kapsamında bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.