Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7220
Karar No: 2013/23080
Karar Tarihi: 17.12.2013

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2012/7220 Esas 2013/23080 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2012/7220 E.  ,  2013/23080 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Hatay 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/03/2012 tarih ve 2010/334-2012/156 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17/12/2013 günü hazır bulunan davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirketin ticari işleri nedeniyle müvekkilinden 55.000,00 TL nakit para aldığını ve bunun karşılığında 18/03/2009 tarihli 55.000,00 TL bedelli çeki keşide ederek müvekkiline verdiğini, çekin bankaya ibrazında karşılığının olmadığının anlaşıldığını, davalının ödeyeceğine ilişkin taahhüdü nedeniyle banka tarafından yazılan karşılığı yoktur yazısının iptal edildiğini ileri sürerek, 55.000,00 TL’nin temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, çekin zamanaşımına uğradığını ve davacı ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının zamanaşımı def’inin süresinde yapılmadığı, çekteki imzanın inkar edilmediği ve borcun da davalı tarafından ödendiğinin ispat edilmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, 55.000,00 TL’nin temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davanın itirazın iptali davası olmayıp alacak davası olması nedeniyle icra inkar veya kötüniyet tazminatına hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, hamil olan davacının keşideci olan davalıdan çek bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Somut olayda, davalı şirketin keşide ettiği, dava dışı Mehmet Dikkaya’nın ise hamili olduğu çekin süresinde bankaya ibraz edildiği ve karşılıksız kaşesinin vurulduğu, ancak daha sonra bu kaşenin üzeri çizilerek iptal edildiği, ...tarafından çekin takibe konulduğu ve davalı tarafından takibe itiraz edildiği, daha sonra icra dosyasındaki alacağın davacı tarafından temlik alındığı hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Çeke dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin alacağına kavuşabilmesi için önünde iki seçenek bulunmaktadır. Hamil ya doğrudan temel borç ilişkisine dayanmalı, yada 6762 sayılı TTK"nın 730/14. bendi yollaması ile çeklerde de uygulanması gereken ve aynı Yasa’nın 644. maddesinde düzenlenmiş bulunan sebepsiz iktisap hukuki nedenine dayanmalıdır.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkili tarafından davalı şirkete verilen borcun karşılığında keşide edilen çekin müvekkiline verildiğini, davalı tarafından elden paranın ödeneceği taahhüdü üzerine karşılıksız kaşesinin iptal edildiğini ileri sürerek, temel ilişkiye dayalı olarak iş bu davayı açmış, daha sonra vermiş olduğu 29.03.2011 tarihli dilekçe ile temel ilişkinin ...ile davalı arasında gerçekleştiğini belirtmiştir. Davacının bu iddiası gözönüne alındığında, davanın, temel ilişkiye dayalı olarak açıldığı ve 6762 sayılı TTK.nun 644. maddesine dayalı sebepsiz iktisap davası olmadığı anlaşılmaktadır.
    Müracaat hakkı kaybedilmiş bir çek son hamil ile keşideci arasında 1086 sayılı HUMK’nın 292. maddesi gereğince temel ilişki yönünden yazılı delil başlangıcı olmakla, hamil tarafından her türlü delil ile temel borç ilişkisi ispat edilebilir.
    Somut olayda, her ne kadar davacı vekili tarafından sonradan verilen dilekçe ile icra dosyasındaki alacağı temlik eden dava dışı ...ile davalı arasında borç ilişkisi olduğu belirtilmiş ve temel ilişkinin davacı ile değil de dava dışı ...ile davalı arasında olduğu ileri sürülmüş ise de, davacının icra dosyasındaki alacağı temlik almakla halefiyete dayalı olarak anılan kişi ile davalı arasındaki temel ilişkiyi ispat etmek şartıyla alacağı talep edebilir. Davacı tarafından temel ilişkinin ispatı için bir kısım tanıklar dinletilmiş ise de, bu tanıklar ...ile davalı arasındaki borç ilişkisinin varlığına ilişkin hiçbir beyanda bulunmamışlar, bilakis davacı ile ...arasındaki ilişkiyi beyan etmişlerdir.
    Bu durumda, davalının temel ilişkiyi savunmasında reddetmiş bulunmasına göre, davacının ...ile davalı arasındaki temel ilişkiyi başka delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Davacı taraf yemin deliline de dayanmadığına göre mahkemece, davacı tarafından ...ile davalı arasındaki temel ilişkinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi