12. Ceza Dairesi 2016/3253 E. , 2016/8053 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 28/08/1996 gün, 6344 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit, 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen ve aynı Kurul"un 09/08/2011 gün, 6216 sayılı kararı ile mevcut sit durumunun devamına karar verilen ... ilçesi, ... koyunda bulunan işletmesinin sahil kısmına taş dolgu yaptırıp, üzerini beton ve ahşapla kaplatmak suretiyle müdahalede bulunduğundan bahisle sanık hakkında açılan kamu davası ile ilgili olarak, dosya kapsamında mevcut inşaat mühendisi, fen ve arkeolog bilirkişiler tarafından düzenlenen 26/12/2012 tarihli raporda, sahilde bulunan taş dolgunun inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğu belirtilmiş olmasına karşın, bozma sonrası görevlendirilen mimar bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 09/11/2015 tarihli raporda, daha önceden var olan taş duvarın onarıldığı, beton atılmadığı, taş duvarın üstündeki harcı, taşları bağlayan ve üstünde düz zemin elde edilmesine yarayan ince bir şap olduğu, daha sonra bunun ve yolun üzerinin suya dayanıklı ve ahşap görünümlü sökülebilir malzeme ile kaplandığı, bunun ise inşai ve fiziki müdahale olarak değerlendirilemeyeceğinin belirtildiği, bu raporlar arasında çelişki bulunduğu hususu nazara alınarak, raporları düzenleyenler dışından inşaat mühendisi bir bilirkişi görevlendirilerek, mahallinde inceleme yaptırılıp, dava konusu uygulamalara ilişkin olarak, suça konu yapıda kullanılan malzemelerin eskiliği, renkteki solmalar ve yıpranma durumu dikkate alınarak yapılış tarihleri tereddüte yer vermeyecek şekilde saptanarak ve bu şekilde dava konusu uygulamaların dava zamanaşımı süresi içerisinde sanık tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği belirlenip, diğer yandan, İmar Kanunun 21. maddesinde belirtilen basit nitelikteki uygulamaların 6498 sayılı Kanunun 65/4. maddesinde düzenlenen suçu, bunu aşan esaslı müdahalelerin ise, sorumluluk alanı dava konusu taşınmazın bulunduğu yeri kapsayan koruma uygulama denetim bürosu bulunmadığının anlaşılması halinde 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı hususuda dikkate alınarak, sanık tarafından yaptırılan her bir eylemin ayrı ayrı tespit edilip, niteliğinin belirlenerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırmaya dayalı olarak, sanığın beraatine dair yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.