MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi


Taraflar arasındaki ayıplı hizmet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, 2011 yılı Aralık ayında davalıdan satın aldığı daireye taşındıktan 2 ay sonra bir takım sorunların oluştuğunu, defalarca telefonla ve ofiste ziyaret ederek davalıyı uyarmasına rağmen hiçbir işlem yapılmadığını ileri sürerek, ayıbın giderilmesi için gerekli işlemlerin yapılmasını istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 2012/603 esas ve 2014/996 karar sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalının temyiz talebi üzerine dosyayı inceleyen Dairemiz 2014/48497 esas ve 2016/487 karar sayılı ilamı ile kararın davalı yararına bozulmasına karar vermiştir. Bozma ilamına uyan mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile açık ayıplar yönünden davacı tarafından davalıya süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığından bu taleblerin reddine, gizli ayıplar yönünden ise bilirkişi raporu ile belirlenmiş olan 35.881,00 TL"den davacının tapu kayıtlarına göre arsa payı olan 20/252 oranında yapılan hesaplamayla bulunan 2.847,69 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece hüküm altına alınan ilk karar Dairemizin yukarıda esas ve karar numarası verilen ilamı ile ve “..Davacı, ortak yerlerdeki eksik iş ve ayıplı imalatların bedelinden tapudaki arsa payına düşen kısmın tahsilini talep edebilir. Hal böyle olunca mahkemece, binadaki ortak bölümlerdeki gizli ayıpların giderilmesi için davacının hissesine düşen bölümü yönünden arsa payı oranında talebe hakkının olduğu kabul edilip, davacının hissesine düşen bölümün tespit edilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyan ilk derece yargılama makamınca hükme esas alınan 22.11.2013 tarihli bilirkişi raporu ile gösterilen tüm gizli ayıp niteliğindeki imalatların giderimi için gerekli olan toplam 35.881,00.-TL üzerinden davacının tapu kayıtlarına göre arsa payı olan 20/252 oranının uygulanması suretiyle ulaşılan değer hüküm altına alınmıştır.
Oysa; hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, binada meydana gelen su izolasyonu noksanlığı kaynaklı ayıplar sebebi ile dava konusu 2 nolu bağımsız bölümün, balkonunda bozulan, kabaran, dökülen duvarların yeniden kazınması, uygun vasıflı alçı sıva yapılması, yeniden aslına uygun boya ile boyanması için gerekli işçilik ve malzeme gideri, tavan boyalarının yenilenmesi, ahşap parke ve süpürgelıklerdeki deforme olan yerlerin tamiri ve Mutfak dolap kapaklarında metal kolların yenilenmesi bedelinin de bilirkişilerce bu hesaba dahil edildiği, bu ayıpların ise binadaki ortak bölümlerle ilgili olmayıp doğrudan davacıya ait bağımsız bölüme ilişkin ayıplar olması nedeniyle bu bölümlere ilişkin gizli ayıplara dair giderim masraflarının davacı tarafından tam olarak istenebileceği; Dairemiz 2014/48497 esas ve 2016/487 karar sayılı bozma ilamında da gösterildiği üzere, bahçe zemini temel tabanı seviyesine kadar elle kazılarak boşaltılması için gereken kazı işçilik bedeli, temel tabanı seviyesine drenaj sistemi ve rögar yapılması bedeli, betonarma perde yüzlerinde izolasyonun kazınarak tekniğine uygun şekilde yapılması, yapılacak kazı esnasında aralıklı ahşap iksa yapılması, uygun granü malzeme ile kenar dolgularının yapılması, molozların nakli, yeniden yapımı ve mermer kaplaması, tretuar bitimine ... suyu kanallarının yapılması, bahçede bozulan çim alanları için bahçe toprağı getirilmesi, çimlendirme bedeli gibi binadaki ortak yerlerdeki giderilmesi için ise davacının hissesine düşen bölümün tespit edilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 163,12 TL. kalan harcın davalıdan alınmasına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.