Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3580
Karar No: 2021/453
Karar Tarihi: 29.01.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/3580 Esas 2021/453 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/3580 E.  ,  2021/453 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Önceki bozma ilamında özetle “Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede yapılan tahdit ve 2/B çalışmalarında taşınmazın konumunun usulünce belirlenmediği, davacının dayandığı tapu kayıtlarının kapsamının açıkça belirlenerek gösterilmediğine değinilerek tahdit ve 2/B hatları ile davacının dayandığı tapu kayıtlarının usulünce uygulanması ve zilyetlik araştırması yapılarak sonucuna göre karar verilmesi" gerektiğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile (B-1) ile gösterilen 3.340,67 metrekare ve (B-5) ile gösterilen 98,39 metrekare yüzölçümlü taşınmazların tarla vasfı ile davacılar adına miras hisseleri oranında tapuya tesciline, (A-1) ile gösterilen 4.556,56 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın 2/B vasfında, (A-3) ile gösterilen 4.319,89 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın ise orman vasfında Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve Orman İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına idare tarafından 2/B uygulamasına ve fen bilirkişi raporunda (B2), (B3) ve (B4) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik olarak açılmış bir dava bulunmadığına göre Orman İdaresi"nin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Hazinenin temyiz inceleme isteğine gelince; Mahkemece davanın kısmen kabulü ile (B-1 ve B-5) gösterilen taşınmazların davacı adına tesciline karar verilmişse de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, uyulan bozma ilamında davacının dayandığı tapu kaydının taşınmaza uygulanması istenildiği halde, mahallinde yapılan keşifte tapu kaydının oluştuğu tarih itibariyle hudutlarının mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmesi suretiyle uygulama yapılmadığı, bu haliyle yapılan tapu kaydı uygulamasının yöntemine uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca ziraatçi bilirkişiden taşınmazın niteliği, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresi yönünden ayrıntılı rapor alınmamış; yine söz konusu hususların tespiti amacıyla yöntemine uygun şekilde hava fotoğrafı incelemesi yaptırılmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm verilemez.
    Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve tespit tarihine en yakın ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalı ve bundan sonra mahallinde, yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, jeodozi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında davacı tarafın dayandığı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle mevki ve hudutları tek tek okunup, kayıtlarda tapu kaydının oluştuğu tarih itibariyle yazılı sınırların yerel bilirkişilerce zeminde göstertilmesi istenilmeli, yerel bilirkişilerin gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli, kayıtta yazılı olup da yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, uygulama sonucunda çekişmeli taşınmazın dayanak tapu kaydının kapsamında kalmaması halinde, bu keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, kimden kime, nasıl intikal ettiği, taşınmazlarda imar-ihyaya ne zaman başlanılıp tamamlandığı, imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde belirtilen sürenin geçip geçmediği etraflıca sorulup, maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı ve yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; hava fotoğraflarının uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından streoskopik yöntemle incelenmesi suretiyle taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığını, üzerindeki ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, önceki ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeleyen ve sınırındaki taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içeren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla raporlarda belirtilen hususların somutlaştırılması için, taşınmazlar ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde taşınmaz ve çevresinin yakın plan fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmazlar kabaca işaretlettirilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve yerel bilirkişi ile tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli, zilyetlikle kazanma şartlarının davalı taraf lehine oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlik yoluyla belgesizden edinilebilecek 40-100 dönümlük miktar sınırlaması da dikkate alınmak suretiyle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin; eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi ayrıca 6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılıp kesinleştiği anlaşılan (A-1) bölümü yönünden taşınmazın gerçek vasfı belirtilerek Hazine adına tesciline ve 2/B ile orman sınırları dışına çıkartıldığına ilişkin şerh verilmesi gerekirken "2/B vasfı ile tapuya tesciline" şeklinde karar verilmesi de isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.01.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi