![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2019/8922
Karar No: 2022/4931
Karar Tarihi: 14.04.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/8922 Esas 2022/4931 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2019/8922 E. , 2022/4931 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : ... 8. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık hakkında 20/07/2014 tarihli eylem nedeniyle, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, 09/09/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verildiği, bu 09/09/2014 tarihli erteleme kararının içeriğinde, şüphelinin bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin gösterilmediği dolayısıyla usulüne uygun bir Yasa yolu bildirimi bulunmadığı, bu erteleme kararının tebliğinin de doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre MERNİS adresinde 17/09/2014 tarihinde muhtara teslim edilerek usulsüz tebliğ edilmekle birlikte kesinleşmesi beklenmeden infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, tedbirin infazına başlamak üzere çıkarılan ilk uyarılı başvuru davetiyesinin tebliğinin ise doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre MERNİS adresinde muhtara teslim edilerek usulsüz tebliğ edildiği, "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılmadan sanığın süresi içinde başvurmadığından bahisle ısrar koşulu dikkate alınmaksızın sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmadığından bahisle infaz dosyasının kapatıldığı ve 24/02/2015 tarihinde iddianame düzenlenerek kamu davası açıldığı, yargılamanın devamı esnasında sanığın 22/10/2014, 25/11/2014 ve 30/11/2014 tarihlerinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından 03/03/2015 tarihli iddianameler ile ayrı ayrı TCK’nın 191/6. maddesi gereği doğrudan açılan davaların birleştirilmesine karar verilerek sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararında 24/02/2015 tarihli iddianame tanziminden önce işlenmeleri nedeniyle 22/10/2014, 25/11/2014 ve 30/11/2014 tarihli suçların TCK’nın 43. madde uygulanmasına esas alınarak hüküm kurulduğu anlaşılmakla;
20/07/2014 tarihli olaya ilişkin kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, suç tarihinde uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanıp kullanmadığı ./..
teknik yöntemlerle belirlenemeyen sanığın, savunmasının aksine, ele geçen uyuşturucu madde ile ilgisi bulunduğuna dair her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, 20/07/2014 tarihli olaya ilişkin beraat ve TCK’nın 43. maddesine esas alınan 22/10/2014, 25/11/2014 ve 30/11/2014 tarihli eylemler yönünden bu suç tarihlerinden önce TCK’nın 191/2. fıkrası gereği usulüne uygun olarak verilmiş kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunmadığından TCK’nın 191/6. fıkrası kapsamında doğrudan dava açılamayacağı ve kovuşturma şartının gerçekleşmediği dikkate alınarak bu eylemler tek suç kabul edilerek 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gereğinin takdiri için Cumhuriyet savcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 14/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.