Davacı, 1.10.1998 ile ilk tescilinin yapıldığı 1.1.2004 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında zorunlu tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalının sair temyiz itirazlarının reddine
2- Davacı, 1.10.1998-1.1.2004 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece istem gibi davanın kabulüne karar vermiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye,
Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Yapılan incelemede davacının sattığı ürün bedelinden 10.9.1998-2004 9 ayında prim kesintisi yapıldığı Tarım Kredi Kooperatifi Pancak Ekiciler Kooperatifi üyesi olmadığı, üzerine kayıtlı zirai arazisinin bulunduğu, 1.1.2004 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği görülmektedir. Davacının 1999-2003 yılları arasında tevfikat yoluyla prim kesintisinin yapıldığına ilişkin bir bilge bulunmamaktadır. Hal böyle olunca anılan dönemde tarım Bağ-Kur sigortalılığının oluyup oluşmadığının tesbiti için 2926 sayılı yasanın 10.maddede belirtilen kayıtların bulunup bulunmadığı önem arzetmektedir.
Dosya içerisinde mevcut 13.6.2006 tarihli Sorgun Ziraat Odası Başkanlığı yazısında davacının oda kaydının 22.8.1980 tarihi olduğu belirtilmesine rağmen davaya ait işe başlama formundaki 25.12.2003 tarihli yazıda oda kaydının tescil tarihi 5.3.2003 olarak belirtildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, ziraat odası cevapları arasındaki bu çelişki giderilerek anılan cevaba göre 2926 sayılı yasadaki 10.maddede belirtilen kayıtların varlığı ve sigortalılık koşulları değerlendirilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
O halde davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmesi ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.