Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/3239 Esas 2006/16813 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/3239
Karar No: 2006/16813

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/3239 Esas 2006/16813 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/3239 E.  ,  2006/16813 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi              : İstanbul 9. İcra Mahkemesi
    Tarihi                       : 26.12.2005
    No                            : 1562-2107

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı(3.kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Uyuşmazlık 3. kişinin İcra İflas Kanun"un 96. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir.
    Dava konusu menkul mallar 18.10.2004 tarihinde borçlunun takip adresi B. caddesi Ö. işhanı No:10 "da haczedilmiştir.Takip tarihinden sonraki 17.04.2003 tarihli zabıta araştırmasında da borçlunun adresinin haciz adresi olduğu belirlenmiştir. Bu halde İcra İflas Kanununun 97/a. maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir. Ancak bu yasal karine aksinin hertürlü delille kanıtlanması olanaklıdır.
    Davacı 3. kişi; anılan adresi boş olarak kiraladığını; haczedilen malların kendisine ait marka ile satıldığını ve İstanbuldaki mağazalarından geldiğini iddia ederek; marka tescil belgesi sevk irsaleyileri ve faturalar ibraz etmiştir.
    Yapılan incelemede; davacının adresi boş olarak kiraladığı iddiası ile ilgili olarak yeterli inceleme ve araştırmanın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa böyle bir olgunun varlığının tesbiti halinde; işyeri devrinden söz edilemeyeceği açıktır.
    Yapılacak iş; davacının haciz adresindeki işyerini, boş olarak kirlayıp kiralamadığı; işyeri sahibi; komşu işyeri sahibi oldukları belgelenmiş kişilerinde ifadelerine başvurularak, saptamak ve oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular  dikkate alınmadan eksik inceleme ile  yazılı şekilde  karar verilmesi isabetsizdir.
    O halde, davacı 3.kişinin  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı(3.kişi)"ya  iadesine, 26.12.2006  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.