13. Hukuk Dairesi 2017/3980 E. , 2019/6668 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, 26.07.1996 tarihinde davalının yanında işe başladığını ve 16 yıl boyunca davalının evinde yemek, temizlik, ütü, çamaşır yıkama gibi bütün işlerini yaptığını, iş sözleşmesinin 30.11.2011 tarihinde gerekçe gösterilmeksizin ve hiçbir alacağı ödenmeden sonlandırıldığını, en son aylık ücretinin net 1.180,00 TL olduğunu, resmi bayramlarda çalıştığını, dini bayramlarda ise ... ..."nda 1 gün, Kurban ..."nda ise 2 gün izin kullandığını, davalının hiçbir alacağını ödemediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL kıdem tazminatı, 300,00 TL ihbar tazminatı, 200,00 TL fazla mesai ücreti alacağı, 100,00 TL yıllık izin ücreti alacağı ve 100,00 TL resmi ve dini ... ücreti alacağı olmak üzere toplam 1.700,00 TL"nin davalıdan tahsilini istemiş, ıslah ile talebini arttırmıştır.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine, fazla mesai, yıllık izin, ...- resmi izin kaynaklı tazminat taleplerinin kabülüne, 22.609,42 TL fazla mesai ,3.958,69 TL ... -resmi tatil çalışma, 4.772,25 TL yıllık izinde çalışma alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tazminatlara dava (04/09/2012) tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki dava ile sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, genel ve ... tatili izin ücretlerinin tahsilini istemiştir. Bozma öncesi mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı tarafça temyizi üzerine Dairemizin 09.06.2016 tarih, 2015/9060 esas, 2016/14809 karar sayılı ilamında; “Ev işlerinde çalışan davacı hakkında İş Kanunu hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Nitekim, İş Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya Mahkemesine gelmiştir. Kıdem tazminatı ve izin ücreti İş Kanununa tabi sözleşmelerde işçinin, Yasanın 14. maddesindeki koşulların oluşması halinde isteyebileceği bir tazminattır. Dolayısıyla İş Kanunu uygulanamayacağından, kıdem tazminatı ve izin ücreti istenemez. Şu halde davacı ancak sözleşmenin işveren tarafından feshi halinde 24.6.1959 günlü E/32-K/26 sayılı içtihadı Birleştirme Kararında benimsendiği gibi, B.K. nun 313 ve devamı maddelerine dayanarak talepte bulunabilir. Davacının iş aktinin feshinden dolayı Borçlar Kanununun bu hükümlerine dayanarak tazminat istemeye hakkı vardır. Mahkemece davacının Borçlar Kanununda düzenlenmiş olan tazminat hakları yönünden gerekli araştırma yapılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, İş Mahkemesince alınan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde davacının tüm taleplerinin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.“ gerekçesiyle davalı yararına hükmün bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Mahkemece, iş mahkemesinde yapılan hesaplamalarda maddi hata bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamının gerekleri yerine getirilmemiştir.
Mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamında da açıkça ifade edildiği üzere, yapılacak iş davacının Borçlar Kanununda düzenlenmiş olan tazminat hakları yönünden gerekli araştırma yapılarak, taraflarca bu hususlarda dosyaya sunulmuş olan tüm belgeler üzerinde taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi şeklinde olup, bu husus gözetilmeksizin İş Mahkemesince alınan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde eksik inceleme sonucunda karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenlerine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.