12. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10711 Karar No: 2016/8015 Karar Tarihi: 05.05.2016
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10711 Esas 2016/8015 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2015/10711 E. , 2016/8015 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : Beraat
Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 28.01.2011 olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında 28.01.2012 şeklinde yanlış gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak değerlendirildiğinden bu husus bozma konusu yapılmamıştır. 04.01.1933 doğumlu katılanın baş ağrısı ve yüksek tansiyon şikayeti ile Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil servisine müracaat ettiği, pratisyen hekim Mustafa Uçarel tarafından muayene edildiği ve ağrıları için bir ampul dikloron IM enjeksiyonu yapılması için, aynı Hastanede acil servis hemşiresi olarak çalışan sanık tarafından, katılana enjeksiyon uygulaması yapılması akabinde, mağdurun sağ bacağında uyuşma ve his kaybının yaşanması üzerine, bir gün sonra katılanın özel bir hastaneye gittiği ve bu hastanenin 19.02 2011 tarihli EMG raporunda “ sağ siyatik sinirin peroneal dalında totale yakın çok ağır, tibial dalında ağır derecede akut parsiyel aksonal dejenerasyon tespit edildiği”, Fırat Üniversitesi Hastanesi 23.09.2011 tarihli Sağlık Kurulu raporunda “hastanın sağ ayak bileği dorsofleksiyon hareketinin 0/5 olduğu (düşük ayak), yapılan EMG de sağda siyatik sinirin peroneal ve tibial dallarının ağır etkilendiği, mevcut bulguların kalıcı olduğu kanaatine varıldığı” raporları ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 14.05.2014 tarih ve 3333 karar sayılı, “Dava konusu olayda kişiye gluteal bölgeden intramuskuler enjeksiyon yapıldığının belirlendiği enjekte edilen ilaçların doku içi yayılımı ile sinir hasarına neden olabileceklerinin tıbben bilindiği, bu durumun enjeksiyonların tekniğine uygun yapılması durumunda da daha önceden öngörülemeyecek ve önlenemeyecek arazlara sebep olabildiği, bu durumun her türlü özene rağmen oluşabilecek herhangi bir kusur ve ihmalden kaynaklanmayan komplikasyon olarak nitelendirildiği, enjeksiyonun yapılış tekniği ve uygulanan bölgenin uyumsuzluğu yönünden tıbbi bir delil de tanımlanmadığından, tüm bulgular bir bütün olarak değerlendirildiğinde, enjeksiyonu uygulayan sağlık personeline ve enjeksiyon yapılma talimatı veren ilgili hekime herhangi bir kusur izafe edilemediği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde görüş içeren rapora itibarla katılanda meydana gelen sağlık sorununun oluşmasında sanığın kusurunun bulunmamasından dolayı sanık hakkında CMK"nın 223/2-c maddesi gereğince beraat kararı verilmesine dair yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilin sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 05.05.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.