Taksirle öldürme - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10708 Esas 2016/8011 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10708
Karar No: 2016/8011
Karar Tarihi: 05.05.2016

Taksirle öldürme - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10708 Esas 2016/8011 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/10708 E.  ,  2016/8011 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında: beraat
2- Sanık ... hakkında: TCK’nın 85/2, 62/1,
53/6.maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii; trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."ın beraatine ilişkin hüküm mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
5237 sayılı TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen; alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle veya başka bir nedenle “emniyetli bir şekilde” araç kullanamayacak kişinin, bu halde araç kullanması suçu kasıtla işlenebilecek bir suçtur. Alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olması bu suçun oluşması için yeterli olmamakla birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde, güvenli sürüş yeteneğini kaybedip etmediği, bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomadasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dahili muayenesine yönelik tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak böyle bir tespit yapılmamış olsa bile bireysel farklılıkları da elimine edebilecek şekilde 100 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin, bilimsel olarak kabulü gerektiği anlaşılmakla;
İncelenen dosyada; yapılan alkol ölçümünde sanığın 111 promil alkollü olduğunun saptandığı, bu kapsamda sanığın güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde, beraatine karar verilmesi isabetsiz olduğundan,
Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.