23. Hukuk Dairesi 2013/811 E. , 2013/7562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalılar ... ..., ... ve ... yönünden açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar ve dahili davalılar aleyhine açmış olduğu davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar ....., ... ve ... (...) vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı... mirasçıları vekili avukat ... davalı ... vekili avukat..., davalılar ..., ... ve ... ile davacı vekili avukat... gelmiş, diğer taraflardan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, inşaat tamamlandığı halde davacı yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin tapu ferağının verilmediğini ileri sürerek, dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ..., ... ve ... vekili, davalı ..."nın dava konusu taşınmazı ölüme bağlı rücu şartı ile sözleşmeyi imzalayan eski eşi..."e bağışladığını,..."in imzaladığı sözleşmeden dolayı davalı ..."nın sorumlu olamayacağını, ..."nın, boşanma nedeniyle ...ı olmadığını ve inşaatta halen eksik işler olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı yüklenicinin inşaatı tamamlayarak edimlerini yerine getirdiği, sözleşme tarihinde arsa sahiplerinden..."in TMK"nın 683. maddesi gereğince mülkiyet hakkı sahibine tanınan tüm hakları kullanabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dava, TBK"nın 470 ve devamında düzenlenen eser sözleşmesinin kendine özgü bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak açılmıştır. Buna göre yüklenicinin borcu, eseri, sözleşmesine, fen ve sanat kurallarına uygun şekilde inşa ve teslim etmek; arsa sahibinin borcu ise buna karşılık taahhüt ettiği arsa payını akidine devretmekten ibarettir. TBK. 479. (BK.md.364) maddesi hükmüne göre iş sahibinin, bedeli ödeme borcu, eserin teslimi anında muaccel olur. Yanlar arasındaki sözleşmede bu hükmün aksine bir düzenleme bulunmamaktadır. Yani, yüklenici eseri sözleşmesine, fen ve sanat kurallarına uygun olarak teslim ettiği takdirde kararlaştırılan arsa payının adına devrini talep edebilir.
Yukarıda açıklanan hukuksal durum karşısında, somut olaya gelince; yargılama sırasında yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporunda, inşaatta, bazı eksiklikler olduğu belirlendiği gibi, sözleşmede işin anahtar teslimi yapılacağı da kararlaştırılmıştır. Anahtar teslimi kavramının ise yapı kullanma izin belgesinin alınması yükümlülüğünü de kapsadığı, Yargıtay"ın istikrarlı uygulaması ile sabittir. Dava konusu inşaata henüz yapı kullanma izin belgesinin alınmadığı ise çekişmesizdir.
Bu durumda, mahkemece yapılması gereken iş, davacı yüklenici yana eksiklikleri tamamlayıp, yapı kullanma izin belgesi alması için süre vermekten, süre sonunda, bu edimlerini yerine getirdiği takdirde, şimdiki gibi hüküm kurmaktan, aksi halde sözleşme ve yasada öngörülen koşulların oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar vermekten ibarettir.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
2)Bozma nedenine göre, temyiz eden davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA,(2) numaralı bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılar ..., ... ve ..."a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.