Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/31905 Esas 2022/6406 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet


Katılanın kredi temini için internet ortamında reklâmlar yapan www.taksitlealtin.com adlı internet sitesindeki numarayı arayarak kendisini sitenin sahibi ... olarak tanıtan kişi ile görüştüğü, dava dışı ...’un İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanıklar ile birlikte hareket ederek, taksitler hâlinde 24.000,00 Türk Lirası kendilerine bir yıl içinde geri ödenmek üzere, şikâyetçi adına bankadan 15.000,00 Türk Lirası kredi kullandırılacağından bahisle ikna edip katılana herhangi bir şekilde ödeme yapmadıkları ve bankadan kredi kullanmasını sağlamadıkları hâlde, "Garanti Beyaz Eşya Elektronik ve Otomotiv Anonim Şirketine olan 24.000,00 Türk lirasını kabul edeceklerini" belirten vekâletname ile avukatlar ..., ...ve ...'ın yetkilendirilmesini sağlamalarından sonra, alacaklı adı geçen şirketin, katılan hakkında, İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2015/34088 sayılı dosyası üzerinden başlattığı icra takibini vekil sıfatıyla sanık ...’in yaptığı, sanık ...'ın da borçlu vekili sıfatıyla takip ettiği icra takibine konu borcu kabul ettiği ve katılana ait 67 T 0117 plakalı araca haciz işlemi yapıldığı ancak yapılan itiraz üzerine mahkemece haczin kaldırıldığı, sanıkların bu şekilde atılı suçu işledikleri iddia olunan olayda;
1) Katılanın www.taksitlealtin.com isimli internet sitesindeki numarayı aradığında Büşra isimli şahsın çıktığını daha sonra kendisini sitenin sahibi olduğunu söylediği ... isimli şahsa aktardığı, katılanın ... isimli şahısla görüşerek kredi işlemleri için kendisine ait aracın bilgilerini 0543 ...... numaralı hatta gönderdiğini ve ...’un isteği üzerine sanıklardan ...’ı vekil olarak tayin ettikten sonra hakkında icra takibi yapıldığını belirtmiş olması ve mahkemece sanıklar ile irtibatlı olduğu iddiası ile ... hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiş olması karşısında, UYAP kayıtlarından yapılan incelemede katılanın şikayeti üzerine ... ve ... hakkında İstanbul Cumhuriyet Basavcılığının 08.01.2020 tarih, 2020/1390 Esas ve 2020/304 iddianame numaralı evrakı ile kamu davası açıldığı ve bu kişiler hakkında açılan davanın İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/276 Esas sayılı dosyası üzerinden devam etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkartılması açısından; ilgili dosya ile mevcut dosyanın imkan bulunması halinde birleştirilmesi, aksi halde denetime imkan verecek şekilde onaylı suretinin dosya arasına alınması ile toplanan delillerin karşılaştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2)Kabule göre de;
a)Sanıkların eylemine uyan TCK'nin 158/1-d-i maddesine göre cezalandırılmasına karar verilirken mahkemece hapis cezasının yanı sıra adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayini,
b)Sanık ...’ın tekerrüre esas sabıkasının bulunmasına rağmen hakkında TCK’nin 58. maddesinin uygulanmaması,
c)Gerekçeli karar başlığında;
aa)İncelenen karar numaralarının 2017/31(E) ve 2017133(K) sayılı kararı yerine, “2016/134-2016/346” olarak yazılması,
bb)Suç adının, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık,serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık yerine görevi kötüye kullanma yazılması,
cc)Suç tarihinin, katılan aleyhine icra takip tarihi olan “25.11.2015” yerine “03.05.2017” olarak yazılması,
Yasaya aykırı, sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5271 sayılı CMK'nin 302/2, 304/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, CMK'nin 307/5 maddesi gereğince sonuç ceza yönünden sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmesine,13.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.