23. Hukuk Dairesi 2013/1970 E. , 2013/7538 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davası sonucunda verilen hükmün düzeltilerek bozulmasına ilişkin Dairemizin 27.09.2012 tarih 2012/439 Esas, 2012/5497 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar ..., ..., ..., ..., ... vekillerince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin ..."da yaptırdığı sitenin inşaatı sırasında 25.09.1992 tarihinde meydana gelen patlama sonucu inşaatta çalışan bir işçinin vefat ettiğini, bu kişinin mirasçılarının dava dışı SSK kurumu tarafından bağlanan maaşının sorumluluklardan rücuen tahsili için ... 2. İş Mahkemesinde adı geçen idare tarafından açılan dava sonucunda müvekkili kooperatif tarafından icra dosyasına 38.088,00 TL ödeme yapıldığını, davacıların kazanın meydana geldiği tarihte müvekkili kooperatifin yönetim kurulu üyesi olduklarını ve kazadan sonra yaptıkları müracaatlar ve aldıkları kararlar sonucunda sorumluluğun müvekkilinin üzerine kalmasına sebep olduklarını, zira inşaat işini yüklenici firmanın yaptığını ve ölen işçinin de bu firmanın taşeronunun işçisi olduğunu, ancak sanki bu kişinin davacı kooperatifte çalışıyormuş gibi 29.09.1992 tarihinde ise giriş bildirgesi ile sigorta girişi yapıldığını, oysa patlamanın 25.09.1992 tarihinde meydana geldiğini ve işçinin ağır yaralı olarak hastahanede bulunurken işe giriş bildirgesini imzalayamayacağını, imzanın ölen işçiye ait olmadığını, davalıların ise giriş bildirgesi vermek suretiyle sorumluluğu davacının üzerine bıraktıklarını, ayrıca ölen kişinin ailesine 125.000,00 TL tazminat ödendiğini, bu ödemenin SSK"ya bildirilmediği için adı geçen idare tarafından ölen işçinin ailesine yapılan ödemeden tenkis edilmediğini, müvekkili kooperatifin 12.03.2005 tarihli genel kurulda alınan karar uyarınca dava açma zarureti doğduğunu ileri sürerek, meydana gelen 38.088,00 TL zararın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 62. maddesi uyarınca yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., kazanın 1992 yılında meydana geldiğini, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını, yine davalılar ... ve ..."da ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçesinde, davanın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüşlerdir. Davalı ..., duruşma sırasında davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ise cevap dilekçesinde dava konusu işlerin kooperatifin müdürü ve avukatı tarafından takip edildiğini, tüm yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, sorumluluğun davacı kooperatife ait olduğunu savunmuş, davalı ... vekili ise, davanın davacı kooperatifin denetçileri tarafından açılması gerektiğini, davacı kooperatifin aktif dava ehliyeti olmadığını, ayrıca müvekkilinin ve diğer davalıların olayda kusurlarının olmadığını ifade ederek, davanın reddini istemiş, diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın Kooperatifler Kanunu"nun 98. maddesi yollamasıyla TTK"nın 336/1-5. maddesine dayalı olarak açılan rücuen tazminat davası olduğu, TTK"nın 309/4. maddesi uyarınca davanın olayın öğrenilmesinden itibaren iki yıl, olay tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde açılması gerektiği, bazı davalıların zamanaşımı itirazında bulundukları, davalılar ...,... ve ..."ın ilk itiraz süresi içinde zamanaşımı itirazında bulundukları, davalılar ... ve ..."nin itirazlarının ilk itiraz süresi içinde yapılmadığı ve davacı tarafından karşı çıkıldığı, olayda davacı kooperatif işçisi olarak çalışmayan ve kaza sonucu vefat eden işçinin dava dışı taşeronun işçisi olmasına rağmen davacı kooperatif yöneticileri tarafından ise giriş bildirgesi verildiği, bildirgenin verilmemiş olması halinde dava dışı SSK tarafından tüm bedelin taşerondan talep edilecekken, bildirgenin verilmesi nedeniyle davacıya yöneldiğini, ayrıca davacı tarafından ölen işçinin mirasçılarına ödenen tazminat nedeniyle alınan ibranamenin de zamanında adı geçen idareye verilmemesi nedeniyle zararın büyüdüğü, davalı yönetim kurulu üyelerinin bu nedenle sorumlu oldukları gerekçesiyle, davanın davalılar ..., ... ve ... yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalılar..., ..., ... ve ... yönünden ise kabulüne dair verilen karar davacı kooperatif vekili, davalı ... ve davalılar... ile ... vekilinin ayrı ayrı temyiz istemi üzerine Dairemizin 27.09.2012 tarih 2012/439 Esas, 2012/5497 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur.
Bu kez, davalılar ..., ... vekili, ... ile ... vekili ile ... vekili ayrı ayrı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, davacı kooperatifin eski yöneticisi olan davalının, kooperatife verdikleri iddia edilen zararın tazmini iddiasıyla açılmış bulunan sorumluluk davasıdır. Yönetim Kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin davanın zaman aşımı süresi için 1163 sayılı yasanın 98. maddesi yollamasıyla dava ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan TTK.nun 309. maddesi hükmü uygulanır. Buna rağmen Dairemizce sehven olayda uygulama yeri bulunmayan müteselsil borçluların iç ilişkideki rücu davasına ilişkin zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmesi doğru değildir. Diğer yandan, davacı tüzel kişi olan kooperatiftir. Kooperatifin, sorumlular hakkında açtığı davada zamanaşımı, zarar verici olduğu iddia edilen eylemin dava açmaya yetkili organ tarafından öğrenildiği tarihinden başlar. Dava konusu olayda ise, mahkemece, zararın meydana geldiği tarih, iş kazasının olduğu tarih olarak kabul edilmiştir. Oysa, davacı kooperatif açısından zarar, iş kazası nedeniyle işçiye ödeme yapan Sosyal Güvenlik Kurumu"nun kooperatife karşı rücu davası açıp, dava sonucu hükmedilen miktarı icra yoluyla tahsil ettiği tarihte oluşmuştur. Bu durumda, mahkemece, bozma ile kazanılan usulü kazanılmış haklar da dikkate alınarak davalıların hukuki durumunun yeniden değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle davalıların karar düzeltme isteklerinin kabulü ile Dairemizin 27.09.2012 tarih ve 2012/439 Esas, 2012/5497 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının anılan değişik gerekçeyle bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı gerekçeyle davalıların karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 27.09.2012 tarih ve 2012/439 Esas, 2012/5497 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının yazılı değişik gerekçeyle BOZULMASINA, karar düzeltme harçlarının istek halinde iadesine, 28.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi