Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6745
Karar No: 2015/1510
Karar Tarihi: 12.03.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6745 Esas 2015/1510 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/6745 E.  ,  2015/1510 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve arkadaşları vekili ve birleşen dosya davacıları ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ..., 15.02.2002 tarihli dava dilekçesi ile; sınırlarını bildirdiği ........... Köyü, ...... Mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, murislerinden kendisi ve diğer paydaşlarına kalan yer olduğunu, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29.12.2011 gün ve 2011/16525 - 16150 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Davacı, ... ile ..., ... ve ...’ı hasım göstermek suretiyle babası .........’nün uzun yıllar önce vefat ettiğini; geriye kendisi ile birlikte kardeşleri ... ve ......’nün kaldığını; .......’in de ölümü ile geriye mirasçı olarak tek kızı ... ile eşi ...’yü bıraktığını ileri sürerek çekişmeli taşınmazda payına düşen miktarın adına tescilini istemiştir. Dosya arasında bulunan 26/04/2004 tarih, 2004/188 - 221 sayılı mirasçılık belgesine göre miras bırakan 03/10/1930 tarihinde ölmüştür. Ölüm tarihine göre miras bırakanın terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tâbi olup, taksim yapıldığı da kanıtlanamamıştır. TMK"nın 701. maddesinde "Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti elbirliği mülkiyetidir." şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay ve payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yapılmış olup terekenin tamamını kapsar. Aynı Kanunun 702. maddesinde topluluk devam ettiği sürece tasarruf işlemlerinde tüm ortakların oy birliği ile karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Dava açmak da bir tasarruf işlemi olduğuna göre mirasçılardan birisinin taşınmazın kendisi adına tescili için dava açması mümkün değildir. Bir başka anlatımla, mirasçılardan birisinin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tâbi bir taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi yoktur. Mirasçılardan birisinin kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK"nın 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi de mümkün değildir. Davacının böyle bir dava açma yetkisi bulunmadığından ve bu durum dava şartı olduğundan işin esasına girilmeksizin davanın reddine karar verilmesi] gereğine değinilmiştir.
    Birleşen dosya davacıları ... ve arkadaşları, 15.08.2011 tarihli dava dilekçeleri ile, kendilerinin ..."ın mirasçıları olduğunu, muris ........."nün dedeleri olduğunu, ........."nün ölümü ile geriye mirasçı olarak kızları ..., ... ve oğlu ........."nün kaldığını, kendilerinin de miras hakkı bulunduğunu ileri sürerek, miras hisseleri oranında adlarına tescili istemi ile dava açmışlar, bu iki dosya aralarındaki fiilî ve hukukî bağlantı nedeniyle birleştirilerek görülmüştür.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra; mirasçılardan birisinin kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması veya TMK"nın 640. maddesi uyarınca, miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi mümkün değildir; davacıların böyle bir dava açma yetkisi bulunmadığından ve bu durumun dava şartı olması nedeni ile asıl dava ile birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle ayrı ayrı usûl yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ... ve arkadaşları vekili ve birleşen dosya davacıları ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
    Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu ve orman kadastrosu yapılmamıştır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 12/03/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi