(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2014/193 E. , 2014/740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı, davalı borçlu hakkında başlattığı 15.03.2013 tarihli haciz ve tahliye talepli icra takibinde aylık 2.167,66 TL.den ödenmeyen Şubat ve Mart 2013 ayları kira parasını ve sözleşmedeki muacceliyet koşulu gereğince Nisan 2013 ile Aralık 2013 ayları arası kira bedellerinin tahsilini istemiştir.
Davalı borçlunun itirazı üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine müracaat ederek itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Mahkemece itirazın kısmen kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalının kiralananın tahliyesine ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalının alacağa ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Takibe ve davaya dayanak yapılan 11.01.2012 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında anlaşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 1.500,00 TL olduğu, her ayın beşinci gününe peşin olarak ödeneceği, yıllık TEFE/TÜFE ortalaması oranında artış yapılacağı, sözleşmenin özel şartlar 9.2. maddesinde “bir aya ait kira bedeli belirtilen zamanda ödenmezse veya eksik ödenirse ve iş bu durum bir kira yılı içerisinde iki kere gerçekleşmesi halinde işleyecek gelecek bir yıllık kira bedelinin muacceliyet kesbedeceği, gelecek kiraların tahsiline gidileceği” hükmüne yer verilmiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 346.maddesinde, kira bedelinin zamanında ödenmemesi hâlinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır.Öte yandan 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un “Geçmişe Etkili Olma” başlıklı 2.maddesinde Türk Borçlar Kanunu"nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı ,“Görülmekte Olan Davalara İlişkin Uygulama” başlıklı 7.maddesinde de Türk Borçlar Kanunu"nun;kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76., faize ilişkin 88., temerrüt faizine ilişkin 120., aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138.maddesinin ,görülmekte olan davalarda da uygulanacağı öngörülmüştür.Türk Boçlar Kanunu"nun “Kiracı Aleyhine Düzenleme Yasağı” başlıklı 346. maddesinin kamu düzenine ilişkin bir hüküm olduğu uyuşmazlık konusu
./..
-2-
değildir. Ancak 04.07.2012 tarihli 6353 Sayılı Kanun"un 53. maddesi ile değiştirilen 31.03.2012 tarihli 6217 Sayılı Kanun"un Geçici 2. maddesine göre”Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 01/07/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanmaz. Bu halde, kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümleri tatbik olunur. Kira sözleşmelerinde hüküm olmayan hallerde mülga Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.” hükmüne göre kiracısı tacir ve tüzel kişi olan işyerlerinde Türk Borçlar Kanunu"nun 346. maddesi uygulanmayacaktır.
Olayımızda, davacı alacaklı 15.03.2013 tarihli icra takibinde Şubat 2013 ve Mart 2013 kira parasının tahsiliyle birlikte muacceliyet koşulu uyarınca Nisan 2013 ayından Aralık 2013 ayı (dahil) kira paralarının da tahsilini istemiştir. Dosya içeriğinden kiracının TTK.nu kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak tacir olması durumunda hakkında TBK.nun 346 maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamıyacağı gözetilmeli, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise yeni yasal düzenleme karşısında muaccelliyet koşulunun davalı kiracı yönünden geçersiz hale geldiği kabul edilerek değerlendirmenin takip tarihi itibariyle ödenmemiş muaccel kira alacağına göre yapılması, muacceliyet koşulu gereğince istenen aylar kirası yönünden itirazın kaldırılması isteğinin reddine karar verilmesi gerekir.
Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda, (1) No’lu bentte yazılı nedenlerle kararın tahliyeye ilişkin kısmının ONANMASINA, yukarıda (2) No’lu bentte yazılı nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın alacağa ilişkin kısmının BOZULMASINA, onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.