18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/43567 Karar No: 2017/13884 Karar Tarihi: 29.11.2017
Müstehcenlik - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/43567 Esas 2017/13884 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/43567 E. , 2017/13884 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Müstehcenlik HÜKÜM : Mahkumiyet TEMYİZ EDENLER : Sanık, O Yer Cumhuriyet Savcısı
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ile kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- TCK’nın 226/4. maddesindeki “doğal olmayan” kavramı bireylerin cinsel yaşamının içerisinde yeri olmayan, aşağılayıcı veya bütün toplum tarafından da doğal olarak kabul edilmeyen ilişkileri tanımlamaktadır. Anal ya da oral yoldan yapılan, eşcinsel veya grup halinde bulunulan cinsel birleşmelere ait görüntülerin veya cisimle yapılan mastürbasyon görüntüleri tek başına bu kavram içerisinde değerlendirilemeyecektir. Somut olayda ele geçirilen CD’lerin içeriğine göre sanığın eyleminin TCK"nın 226/1. maddesinin ihlali niteliğinde olduğu ve ele geçen görüntü sayısı da dikkate alınarak, alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, aynı Kanunun 226/4. maddesinden hüküm kurulması, 2- 07.03.2013 tarihli duruşmada talep eden ve engel mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında, CMK"nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun tartışmasız bırakılması, 3- Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının uygulanması zorunluluğu, 4- TCK’nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 5- Kabule göre de; TCK’nın 226/4. maddesindeki düzenlemeye göre hapis cezasının yanı sıra adli para cezasına hükmedilmemesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29.11.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.