Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki bulunduğu 155 ada 94 ve 95 parsel sayılı taşınmazlara komşu parsele malik davalının imar kanunu ve yönetmeliğine aykırı olarak bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini, bina duvarına bırakılan ışıklığın taşınmazına zarar verdiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesine ve ışıklığın kapatılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava konusu taşınmaza belediyeden gerekli izin ve ruhsat alarak bina yatığını, izin ve ruhsatın mevzuata aykırılığının idari davaya konu olabileceğini, davacı taşınmazına bir müdahalesi olmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu yapının imar kanunu çerçevesinde ruhsata uygun olup olmadığına yönelik idari işlemin içeriğine ilişkin davanın, idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Mahkemece, yargı yolu nedeniyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; özellikle dava dilekçesi içeriğinden, davacının kayden maliki bulunduğu 94 ve 95 parsel sayılı taşınmazlara komşu davalı parselinde imar kanunu ve yönetmeliğine aykırı olarak yapılan binada bırakılan ışıklığın kendi taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre isteğin mülkiyet hakkına dayalı komşuluk hukukundan kaynaklandığı gözetildiğinde ve idari işlemden dolayı bir istekte bulunulmadığına göre, taraflar arasındaki çekişmenin çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu açıktır. O halde, mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde tarafların delillerinin toplanması, işin esasına girilerek gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.01.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.