Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5452
Karar No: 2013/7482
Karar Tarihi: 27.11.2013

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/5452 Esas 2013/7482 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2013/5452 E.  ,  2013/7482 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili ile davalının kardeş olduklarını, davalının malik olduğu taşınmaz üzerine üç katlı bina yapılması konusunda davalı ile sözlü bir anlaşma yapıldığını, yapılacak binanın iki katının tüm malzeme, işçilik, plân, proje ve tüm ücretlerinin müvekkilce karşılanması karşılığında, zemin ve birinci katın davalıya, ikinci katın müvekkile ait olması ve inşaat tamamlandıktan sonra yapılacak cins ve kat irtifakı işlemleri ile ikinci kat bağımsız bölüm ve arsa payının müvekkil adına tescili yapılması konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiğini, müvekkilinin babasının da evlenecek olan müvekkiline inşaatta kullanılması amacıyla 53.000,00 TL para yardımı yaptığını, inşaatın tamamlandığını ve müvekkilinin anlaşma gereğince ikinci kata yerleştiğini, zemin ve birinci katı da davalıya teslim ettiğini, ancak davalının taşınmazı müvekkili adına tescil ettirmeye yanaşmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki 2 numaralı bağımsız bölüm ile 1/3 arsa payının müvekkil adına tapuya tesciline, mümkün olmadığı taktirde 90.000,00 TL" nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili,davanın bir yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığını, davacı ile üç katlı bina yapılması konusunda ne yazılı ne de sözlü bir anlaşma yapmadıklarını, anılan taşınmazın tamamını kooperatif hissesini, traktörünü ve eşine ait 48 adet bileziği satarak yaptığını, davacıya binanın bir katını vereceğine ilişkin bir güvence vermediğini savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece,tescil talebinin reddine, 90.000,00 TL"nin tahsiline dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 21.07.2011 tarih 2010/6130 Esas 2011/4828 Karar sayılı ilamıyla; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, mevcut binanın 2006 yılı serbest piyasa fiyatlarıyla bedelinin alınacak ek bilirkişi raporuyla hesaplatılması, binanın iki katı için alacak talebinde bulunulduğu nazara alınarak taleple bağlı kalınmak suretiyle davacı alacağının tespit edilmesi, belirlenecek bu rakamdan da tarafların babası olan ve duruşma sırasında tanık sıfatıyla beyanı alınan ...’ın inşaatta kullanılmak üzere davacıya 60.000,00 TL para verdiği yönündeki ifadesi ve bu ifadeye davacı vekilince itiraz edilmeyerek benimsenmesi dikkate alınarak anılan ödeme tutarının düşülerek kalan bedele hükmedilmesi gerektiği belirtilirek bozulmuş; mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda dosya kapsamına göre;taşınmazın iki katının serbest piyasa rayiçlerine göre 2006 yılındaki yapım bedelinin 85.916,49 TL olduğu ,ancak her ne kadar Yargıtay kararında babasının 60.000,00 TL"yi oğlu davacıya inşaat yapımında verdiği belirtilse de babasının son celse beyanından açıkça 60.000,00 TL"yi sadece davacıya vermediği, her birisine ayrım olmaması için 30.000,00"er TL verdiği, bu hususta maddi bir değerlendirme hatası olduğu ,yapım bedeli olarak belirlenen 85.916,49 TL"den 30.000,00 TL düşüldükten sonra 55.916,46 TL kaldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 55.916,46 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve özellikle tarafların babası olan tanık ..."ın bozma ilamından önce 26.03.2008 tarihli oturumda tarafların her ikisine ait olmak ve yapılacak binada kullanılmak üzere kendilerine 60.000,00 TL para verdiğini beyan etmiş olmasına, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin bu paranın davacıya verildiği yönündeki kabulünün maddi hataya dayanmasına göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Dava, vekaletsiz iş görme hükümlerine dayalı olarak imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin bozma ilamında davacı tarafından yapılan imalat bedelinin 2006 yılı serbest piyasa fiyatlarıyla hesaplatılması istenmiş olup, bozma ilamından sonra alınan bilirkişi ek raporunda bozma öncesi 2006 yılı Bayındırlık Birim Fiyatları esas alınarak yapılan hesaplama ile aynı birim değer tespit edilerek imalat değeri hesaplanmıştır. Davacı vekilinin 14.02.2013 havale tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde serbest piyasa rayiçleri üzerinden hesaplama yapan uzman görüşü sunulmuş olup, mahkemece gerekçede belirtilmemekle birlikte uzman görüşüne itibarla hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK"nın 293.maddesi uyarınca uzman görüşü taraf delili olup mahkemece, bu delil karşı tarafa tebliğ edilmediği gibi uzman görüşü alınacak bilirkişi raporu ile denetlenmemiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 266/1. maddesi, "Mahkeme, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir" hükmünü içermektedir. Aynı Kanun"un 282. maddesinde belirtilen bilirkişinin oy ve görüşünün hakimi bağlamayacağı ve hakimin bilirkişi raporunu serbestçe takdir edeceği hükmü, HMK"nın 281. madde hükmü uyarınca hakim bilirkişi raporunu yeter derecede kanaat verici bulmazsa bilirkişiden ek rapor ya da sözlü açıklama alabileceği veya yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırabileceği şeklinde anlaşılmalıdır.
    Bu durumda, mahkemece konusunda uzman ayrı bir bilirkişi kurulu aracılığıyla mahallinde inceleme ve keşif yapılarak uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda davacının alacağı ile ilgili rapor alınıp uzman görüşü denetlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi