20. Hukuk Dairesi 2014/8821 E. , 2015/1453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve müdahil ............ tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 1954 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında .......... (.......) Köyü 95 parsel sayılı 31750 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, T.Sani 941 tarih ve 41 nolu tapu kaydına dayanılarak tarla niteliği ile ... adına tespit edilmiş, halen tapuda ... adına kayıtlıdır.
Davacı ... Yönetimi, taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu yapıldığını ve 19.08.2008 tarihinde ilân edildiğini, taşınmazın orman sayılan yerlerden olup halen orman niteliğini taşıdığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile ............ adına tescili talebiyle dava açmış; ............ taşınmazın ............ adına tapuya tescili talebi ile davaya müdahil olmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 11/10/2010 tarih ve 2010/8095-12083 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Çekişmeli taşınmazın (A1) ile gösterilen 2569 m2 kısmının, yörede 1949 yılında yapılan ve kesinleşen orman tahdid sınırları içinde kaldığı; yörede, 2005 yılında yapılan evvelce sınırlandırması yapılmış ve kesinleşmiş ormanlarda 6831 sayılı Kanunun değişik 2/B madde uygulaması çalışmaları ile henüz sınırlandırması yapılmamış ve herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B madde uygulaması çalışmaları sırasında bu kısmın herhangi bir işleme tabi tutulmadığı, sadece, 1949 yılında yapılan orman tahdidinin aplikasyonu ile yetinildiği anlaşılmaktadır. 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca "Orman Kadastro Komisyonlarınca tutanakların askı suretiyle ilânı, ilgililere şahsen tebliğ hükmündedir. Tutanak ve kararlara karşı askı tarihinden itibaren altı ay içinde kadastro mahkemelerine müracaatla sınırlamaya ve bu Kanunun 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarma işlemlerine ............ Bakanlığı, ... ve hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler itiraz edebilir. Kadastro mahkemeleri 6 aylık yasal süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davalarına bakmakla görevlidir. Çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının yörede 1949 yılında yapılan ve kesinleşen orman tahdid sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. Davacı ... Yönetiminin, bu kısma ilişkin davası, tapu iptali tescil davası niteliğindedir ve bu davaya bakmakla kadastro mahkemesi görevli değildir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re"sen dikkate alınması zorunludur. Bu nedenle, mahkemece bu kısma yönelik olarak dava dilekçesinin görev nedeniyle
reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile “davanın reddine" karar verilmiş olmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu]na değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra çekişmeli 95 sayılı parselin (A1) ile gösterilen 2569 m2"lik bölümüne yönelik olarak dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm kesinleştikten sonra dosya re"sen Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesince, görevsizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için davanın taraflarınca yapılmış bir müracaatın bulunmadığı, bu nedenle, ........... Kadastro Mahkemesince kendiliğinden dosyanın gönderilemeyeceği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve müdahil ............ tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk orman kadastrosu 1949 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahdidi ile 2005 yılında yapılan ve 19.08.2008 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu yapılmış olan ormanlarda aplikasyon ve 2/B uygulaması ile henüz sınırlandırması yapılmamış ormanlarda orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, ............den harç alınmasına yer olmadığına 11/03/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.