Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi vekili, talimat icra mahkemesinde müvekkili bakanlığa ait petrol ürünleri ile ilgili satışın durdurulmasını talep etmiştir. 4949 Sayılı Kanunla değişik İİK"nun 4. maddesinde "İcra iflas dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikayetlerle itirazların incelenmesinin, icra mahkemesi hakimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hakim tarafından yapılacağı" düzenlenmiştir. Bu genel kuralın istisnası ise, İİK"nun 79/2. ve 360. maddelerinde açıklanmıştır. Satışın durdurulması ise, bu istisnalar kapsamına girmeyip İİK"nun 4. maddesi gereğince bu konu ile ilgili şikayetleri inceleme yetkisi, asıl icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine aittir. Bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, süresiz şikayete tabidir. Bu durumda mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek satışın durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de, takipte taraf olmayan şikayetçinin satışın durdurulmasını talep etme yetkisi olmadığından mahkemece verilen karar bu yönden de doğru bulunmamıştır.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/04/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.