
Esas No: 2017/2089
Karar No: 2020/2844
Karar Tarihi: 16.09.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2089 Esas 2020/2844 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, davacı ile davalı arasında hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, daha önceden davalı firmada hizmet vermiş olan dava dışı işçilere ödenen kıdem tazminatlarının davacının hak edişinden usulsüz bir şekilde kesildiğini ileri sürerek, yapılan kesintinin davacıya iadesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili,davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince davacının dava dışı işçilere yapılan kıdem tazminatı açısından sorumluluğunun işçilerin kendi yanında çalıştığı süreler ve işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı asıl ve birleşen davada davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun asıl ve birleşen davanın esastan reddine, birleştirilen dosyada verilen kararın yargılama giderlerinin 477,53 TL olması gerekirken 567,09 TL olarak hatalı hesaplandığı anlaşıldığından kararın bu yöne ilişen kısmının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2017 yılı için 41.530 TL"dir.
Temyize konu edilen miktarın asıl dava için 22.381,59 TL, birleşen dava için 18.763,42 TL olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesinin 29.05.2017 tarihli kararı kesin niteliktedir. Kesin olan kararın temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.