Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10752
Karar No: 2016/3538
Karar Tarihi: 17.03.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/10752 Esas 2016/3538 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/10752 E.  ,  2016/3538 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Davacı, 05.03.2009 tarihi itibarıyla Bağ-Kur prim borcu bulunmadığının ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitini istemiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Limited şirketi ortaklığına dayalı olarak 27.07.1989 tarihinden itibaren 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edilen davacının, 31.12.2004 tarihinde vergi kaydı silinmesine karşın Ticaret Sicili Memurluğu kaydı devam eden dava dışı .......’nde ortaklığının bulunduğu gerekçesiyle davalı Kurumca 1479 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığının devam ettirildiği ve davacının 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre yaşlılık aylığı bağlanmasına yönelik 23.08.2013 tarihli tahsis talebinin de davalı Kurumca prim borcu bulunduğu gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmakta olup istem, 05.03.2009 tarihi itibarıyla prim borcu bulunmadığının ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ilişkindir.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 1479 sayılı Kanunun 24. maddesinin (I) numaralı bendinde, Kanunla ve Kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan esnaf ve sanatkârlar ile diğer bağımsız çalışanlardan, limited şirketlerin ortaklarının bu Kanun kapsamında sigortalı sayılacakları belirtildikten sonra 25. maddesinde, şirketlerle ilgisi kalmayanların sigortalılıklarının, çalışmalarına son verdikleri veya ilgilerinin kesildiği tarihten itibaren, iflâsına karar verilmiş olan tasfiye halindeki şirket ortaklarının, şirketin mahkemece tasfiyesine karar verildiği, iflâsına karar verilmiş olan veya tasfiye halindeki şirket ortaklarından hizmet akdi ile çalışanların ise çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce sona ereceği açıklanmıştır.
    5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 4/1-(b) maddesinde ise, bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından, hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, limited
    şirketlerin ortaklarının sigortalı sayılacağı hüküm altına alındıktan sonra, 9. maddesinin 1. fıkrasında, kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından 4/1-(b) maddesi kapsamındaki sigortalılardan, limited şirketlerin ortaklarından paylarının tamamını devreden sigortalıların, pay devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten, iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın istemesi durumunda, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların istememesi durumunda, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten itibaren sona ereceği belirtilmiştir.
    Diğer taraftan, 23.04.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6645 sayılı Yasanın 56. Maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 63. maddesinde “Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında dava değerlendirildiğinde, limited şirket ortaklığı süregelen davacının durumunun değinilen 24. ve 25. maddeler kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirgin bulunmakla, anılan şirketin iflas veya tasfiyesinin söz konusu olup olmadığı araştırılarak ve 5510 sayılı Yasanın geçici 63. maddesi hükmü gözetilerek, davacının sigortalılığının anılan yasal düzenleme kapsamına girip girmediği ve durdurulması gereken tarih Kurumdan sorularak, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi