15. Ceza Dairesi 2018/1483 E. , 2018/9203 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanık hakkında TCK 155/1, 62, 52/2-3-4 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından esasa yönelik olarak, katılan vekili tarafından ise vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın üzerine atılı güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle bozma sonrasında, 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini için dosya uzlaştırma bürosuna gönderilmiş, ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştır.
Serbest muhasebeci olan sanığın, katılanın muhasebe işlerini yürüttüğü ve katılandan vergi ve SGK borcunu yatırmak amacıyla değişik zamanlarda aldığı farklı miktardaki paraları ilgili kurumlara yatırmayıp mal edinmek suretiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık savunmaları, katılan beyanları, ... . Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/300 esas sayılı dava dosyası ve ekleri ile tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı güveni kötüye kullanma suçunun sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının hesaplanması sırasında, temel olarak belirlenen 1000 gün adli para cezasından, TCK"nın 62/1 maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sonucu, 833 gün adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, hesap hatası sonucu 883 gün adli para cezası belirlenmek suretiyle sanık hakkında fazla adli para cezası tayini,
2-Hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK’nın 51/7. maddesi uyarınca denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi halinde ertelenen cezanın tamamen veya kısmen infaz kurumunda çektirileceğine karar verilmesi gerekirken bu hususta hüküm kurulmaması,
3-TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilebileceğine karar verilmesi gerekirken bu hususta sanığa ihtarat yapılmaması,
4- 1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13.maddesinin 1. fıkrası uyarınca, mahkumiyet kararı verilmesi halinde, kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "883 gün" ve “17.660 TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "833 gün" ve “16.660 TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, hüküm fıkrasının taksitlendirmeye ilişkin bölümüne “geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrilebileceğinin sanığa ihtarına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hüküm fıkrasının ertelemeye ilişkin bölümüne "TCK’nın 51/7. maddesi uyarınca, hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" ibaresi eklenmesi ve hüküm fıkrasına "katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 1.980 TL vekalet ücretinin sanık ...’dan alınarak katılana verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.