Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/3636 Esas 2016/3531 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3636
Karar No: 2016/3531

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/3636 Esas 2016/3531 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/3636 E.  ,  2016/3531 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, davacıların murisi tarafından 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılan yurtdışı borçlanmasının bedelinin yasal faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    İnceleme konusu olayda; davacılardan ..."nun oğlu, diğer davacı ..."nun ise kardeşi olan sigortalının, 28.06.2013 tarihli borçlanma başvurusu ve 27.09.2013 tarihinde yaptığı 10.313,14 TL tutarındaki ödeme ile Suudi Arabistan"da geçen 24.12.1990-21.09.1993 arası 988 günlük yurtdışı süresini 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlandığı, borçlanmayı yaptıktan sonra, sigortalının 13.12.2013 tarihinde vefatı üzerine, yasal mirasçılar olan davacılardan ..."nun borçlanma bedelinin iadesi istemiyle yaptığı 16.04.2014 tarihli başvurunun Kurumca, sigortalının sağlığında yapılan borçlanmanın vefatından sonra hak sahiplerine iade edilmesine imkan bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
    İş bu dava ile davacılar, murisleri olan sigortalının 3201 sayılı Yasa kapsamındaki yurtdışı borçlanmasının bedeli olarak Kuruma ödediği 10.320,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte iadesini istemişler, mahkemece, borçlanma bedelinin mirasçılara iade edilmemesi durumunda davalı ... sebepsiz zenginleşeceği gerekçesiyle dava konusu 10.320,00 TL"nin davacılara iadesine, faiz isteminin ise reddine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağı olan 3201 sayılı Yasanın 4. maddesinin 2. fıkrasında “Borçlanmadan sonradan vazgeçenler ile yapılan borçlanma sonrasında aylık bağlanması için gerekli şartları yerine getiremeyenlere ve bunların hak sahiplerine talepleri üzerine yaptıkları ödemeler, faizsiz olarak iade edilir.” hükmü yer almaktadır.
    Öte yandan, ""hak sahibi" kavramı, 5510 sayılı Yasanın 3. maddesinin 7. bendinde “sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malullük veya yaşlılık aylığı almakta olanların ölümü halinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme yapılmasına hak kazanan eş, çocuk, ana ve babası” olarak belirtilmiştir.
    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında dava değerlendirildiğinde, değinilen 3201 sayılı Yasanın 4. maddesi çerçevesinde, hak sahipliği ile birlikte irdeleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu Kurumun sebepsiz zenginleşeceği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.