Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/10305
Karar No: 2019/3851
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/10305 Esas 2019/3851 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/10305 E.  ,  2019/3851 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R


    Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde yarı hissesi davalı, yarı hissesi davalının annesi adına tescil edilen bir adet mesken edinildiğini, alındıktan sonra meskende değer arttırıcı tadilatlar ve onarımlar yaptırıldığını ve tüm bedelin davacı tarafından ödendiğini açıklayarak fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL alacağın faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... Tural vekili, meskenin davalının babası tarafından bedeli ödenerek satın alındığını ileri sürerek davanın reddini savunuştur.
    Mahkemece verilen ilk kararda, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairenin 2014/10336 Esas, 2015/17597 Karar sayılı ilamıyla, gerekçeli karardaki açıklamaların hükümde bulunması gereken hususları içermediğine, hangi taleple ilgili hangi delilin neden dikkate alındığı ve sunulan delillerden hangilerinin hangi sebeple diğerlerine üstün tutulduğunu da göstermemekte olduğuna, ayrıca dava dilekçesindeki talepler gözönünde bulundurulduğunda kabul edilen miktarın katılma alacağı mı yoksa değer artış payı alacağına mı ilişkin olduğu yönünde hukuki denetimin yapılamayacağına işaret edilerek, tüm deliller birlikte değerlendirmek, sonucuna göre her bir taleple ilgili kabul ve ret sebeplerini içeren, tarafları doyurucu, hukuki denetimi mümkün ve özellikle Anayasa"nın 141/3. maddesi ve ona koşut bir düzenleme içeren 6100 sayılı HMK"nin 297. (Mülga HUMK"un 381, 388 ve 389.) ve 27. maddeleri de gözetilerek gerekçelerini açıkça kaleme aldığı anlaşılabilir ve denetlenebilir nitelikte bir hüküm kurmak üzere karar bozulmuş, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde Mahkemece, davanın kabulüyle 20.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkeme gerekçesinde keşif tarihi itibari ile meskenin yarı hissesinin değerinin 42.500,00 TL"ye tekabül ettiği, davacının talebinin 4721 sayılı Kanun"un 202 ve devamı maddeleri uyarınca katılma alacağına ilişkin olduğu, TMK"nin 227 maddesi gereğince değer artış payına ilişkin talebinin bulunmadığı ve dava dilekçesinde belirttiği 20.000,00 TL"lik talep de dikkate alınarak taleple bağlılık ilkesi uyarınca 20.000,00 TL katılma alacağına hükmedildiği belirtilmiştir. Tapu kayıtlarından eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 14.10.2005 tarihinde tasfiyeye konu 10 nolu meskenin yarı hissesinin davalı adına, diğer yarı hissenin ise davalının annesi dava dışı Şaibe adına tescil edildiği sabittir.
    Mahkemece, talep sadece katılma alacağı isteğine ilişkin olduğu yönünden değerlendirme yapılmış ise de dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında davacı taraf taşınmaz alınırken ve tadilatlar yaptırılırken ödenen bedelin davacı tarafından karşılandığını ileri sürerek mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak isteğinde bulunmuş olup, bozma sonrası yapılan yargılamada tadilatlardan kaynaklı alacak isteğinden feragat ettiğine dair bir beyana da rastlanılmamıştır. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, tadilatlar yönünden değer artış payı, mesken yönünden artık değere katılma alacağı isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece 10 nolu meskenin edinilmiş mal olarak nitelendirilmesi de dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dosyadaki bilgi, belge, taraf ve tanık beyanları, davalı savunmasını doğrular davacının aynı zamanda kardeşi olan tanık Ahmet"in "dava konusu olan evin alınması sırasında davalının ailesi ev bedeli olan 36,000.00 TL yi taraflara verdi" beyanı birlikte değerlendirildiğinde meskenin davalı adına kayıtlı yarı hissesinin davalının babası tarafından satın alındığının ve TMK"nin 220/2 maddesi gereği davalının kişisel malı olduğunun kabulü gerekir. Mesken, davalının kişisel malı olmakla davacının katılma alacağı hakkı bulunmamaktadır.
    Bununla birlikte tarafların kabulünde olduğu üzere mesken alındıktan sonra meskene bir kısım tadilatlar yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Tadilatların, aksi ispatlanamadığından edinilmiş mal olan gelirler ile karşılandığının kabulü gerekir. Davalının kişisel malına yönelik edinilmiş mallardan yapılan katkı nedeniyle davacının değer artış payı alacağı hakkı bulunmaktadır. Eşin, edinilmiş mal ile diğer eşin kişisel malına katkı yaptığı durumda hesaplama yapılırken, katkı edinilmiş mallardan karşılandığından ve edinilmiş malın yarısı üzerinde diğer eşin Yasa"dan kaynaklanan alacak hakkı (TMK mad. 236/1) bulunduğundan, tespit edilecek değer artış payı alacağının tamamı değil yarısı oranında eşin hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, tadilatların gerçekleştirildiği tarih itibariyle hem tadilatların hem meskenin değerleri ayrı ayrı bulunup, tadilatların meskenin değeri içindeki oransal karşılığı tespit edilerek, bu oranın meskenin tasfiye tarihi itibariyle sürüm (rayiç) değeriyle çarpılmak suretiyle bulunacak değerin yarısı üzerinde davacının değer artış payı alacağı hakkı bulunmaktadır. Hesaplama yapılırken davalının taşınmazdaki hissesinin 1/2 olduğu dikkate alınmalıdır.
    Mahkemece, davacının 10 nolu meskenden kaynaklı katılma alacağı isteğinin reddine, davalının kişisel malı olan bu meskene evlilik birliği içinde yaptırılan tadilatlar yönünden ise Daire"nin yerleşik ilke ve esaslarına uygun şekilde, usuli kazanılmış haklar ve temyiz edenin sıfatı da gözetilerek hesaplama yapılıp davacı lehine değer artış payı alacağına hükmedilmesi gerekirken, bozma sonrası davacı tarafın açıkladığı talebin tadilatları da (edinilmiş mallardan davalının kişisel malına yapılan katkıyı) kapsadığı gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
    09.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi