17. Hukuk Dairesi 2015/4585 E. , 2017/10243 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıların murisi ..."nin 28/06/2010 tarihinde davalının sevk ve idaresindeki traktörün kendisine çarpması sonucu hayatını kaybettiğini belirterek, müvekkillerinden ... için 4.000,00 TL manevi, 2.500,00 TL maddi tazminatın, ... için 6.000,00 TL manevi, 2.500,00 TL maddi Tazminatın, ... için 8.000,00 TL manevi, 2.500,00 TL maddi tazminatın, ... için 8.000,00 TL manevi, 2.500,00 TL maddi tazminatın, ... için 15.000,00 TL manevi, 15.000,00 TL maddi tazminatın, ... için 15.000,00 TL manevi, 15.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplamda 56.000,00 TL manevi tazminatın, 40.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplam 96.000,00 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile; davacı ... için 4.337,75 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, davacı ... için 3.654,33 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, davacı ... için 2.000,00 TL manevi, davacı ... için 2.000,00 TL manevi, davacı ... için 2.000,00 TL manevi ve davacı ... için 2.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 24/08/2011 tarihinden
itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesine, davacılar ..., ..., ... ve ..."nin maddi tazminat taleplerine yönelik davanın reddine, davacı ... için istenen manevi tazminat miktarı belirtilmediğinden bu davacının manevi tazminat talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının, davacılar vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-) Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hayatın olağan akışına göre desteğin evleneceği ve en az iki çocuk sahibi olacağı kabul edilerek, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babaya %25"er pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki eşe iki anne ve babaya birer pay vererek yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16’şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14’er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya 12,5’er pay verilmesi gerektiği, daha sonra anne ve babadan yaşam tablosuna göre hangisi destekten çıkacaksa kalan kişiye diğerinin payının ilave edilerek destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekmektedir. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin evlenme sonrası dönemi için anne ve babasına %7,5"er pay ayrılmış, çocuğu olması dönemi için %5"er destek payı ayrılmıştır. Davacı anne ve baba için eksik pay oranları ile hesaplama yapılması doğru olmayıp bu yönde bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiştir. O halde, mahkemece Dairemiz ilkelerine uygun rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.440,42 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 8.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.