Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8792
Karar No: 2015/1380

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/8792 Esas 2015/1380 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/8792 E.  ,  2015/1380 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, 30/06/2008 tarihli dava dilekçesinde; sınırlarını bildirdikleri ........... Köyü, ............ mevkiinde bulunan 1699 parsele bitişik 9692,70 m² taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiş, mahkemece, dava dilekçesinde sınırları yazılı 08/12/2011 tarihli krokide (A) ile gösterilen 10685,97 m² yüzölçümündeki taşınmaz hakkındaki davanın kabulü ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ........ vekili ve .......... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan 20. Hukuk Dairesinin 11/03/2013 gün ve 12998-2483 sayılı bozma kararı özetle; "Mahkemece, Türk Medenî Kanununun 713. maddesi ve 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davacı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır.
    Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında seri bazda orman kadastrosu yapıldığı gözönünde bulundurulmak suretiyle usûlüne uygun orman araştırması yapılmamış, Kanunun 713. maddesinde belirtilen gazete ve köydeki ilânların yapılması zorunluluğuna uyulmamış, komşu 46 nolu parselin tutanağındaki krokisinde, davalı parsel yönünü çay ve mera okuduğu halde, çekişmeli taşınmazın orman ya da mera sayılan yerlerden olup olmadığı ve dereden kazanım olup olmadığı konusu yöntemince araştırılmamıştır.
    Mahkemece, öncelikle dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde yapıldığı anlaşılan orman kadastrosuna ait; işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği ve yöreye ait eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilmeli, komşu köylerden çekişmeli parseli bilen, tanıklığa engel hali bulunmayan yerel bilirkişiler ve tanıklar belirlenmeli, önceki bilirkişiler dışında halen .......... Bakanlığı (.......... ve ........ Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03/03/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olduğunun saptanması halinde; ormanlarda sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceğinden, dava reddedilmelidir.
    Dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılmalı; yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazın mera ya da yaylak gibi umumun kullanımına tahsis edilen yerlerden olup olmadığı komşu köyden tesbit edilen mahalli bilirkişi ve tanıklara sorulmalı, tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, mera yaylak gibi Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup olmadığı, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; jeolog bilirkişiye taşınmazın dere yatağı içinde olup olmadığı ve dereden kazanım olup olmadığı incelettirilmeli; komşu parsel tutanakları ve dayanağı kayıtları getirtilip uygulanmalı, mahalli bilirkişi ve zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenerek; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince ilânlar yaptırılıp, kanunda belirlenen süreler beklenmelidir." şeklindedir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın reddine, .......... Yönetiminin tescil isteminin kabulü ile 14/11/2013 tarihli krokide (A) 8707 m2 ve (B) 1966 m2 harfli bölümlerin orman niteliğiyle ........ adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1968 yılında ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 28/06/1951 tarihinde kesinleşmiş, kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilâmına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporlarına göre, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırı dışında ise de; 1964 tarihli hava fotoğrafında çalılık niteliğinde olduğu, üzerinde maki florası ve deliceden aşılanmış zeytin ağaçları bulunduğu, teraslama öncesi eğiminin % 15-25 civarında olduğu ve delicelerin aşılanması dışında herhangi bir tarımsal faaliyetin bulunmadığı saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi