23. Hukuk Dairesi 2013/4409 E. , 2013/7305 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen kayıt kabul davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 18.03.2013 gün ve 339 Esas, 1630 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi müflis davalı iflas idaresi vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
-KARAR-
Davacı, murisi ..."un davalı Müflis T. İmar Bankası T.A.Ş. "de döviz hesabının bulunduğunu, anılan bankaya BDDK tarafından el konulduğunu, mevduat sahiplerinin paralarının beş yıl içinde anaparaya faiz uygulanmadan ya da düşük faiz uygulanmak suretiyle ödenmesinin kararlaştırıldığını, muris...un mevduatının TL karşılığının 03.07.2003 tarihi itibariyle 80.759,10 TL olduğunu, 09.09.2003 tarihli ihtarla paraların ödenmesinin istendiğini, ancak düşük faiz üzerinden ödeme yapıldığını, toplamda 360.000,00 TL zararın doğduğunu ve bunun masaya kaydına ilişkin taleplerinin reddedildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla şimdilik 9.300,00 TL"nin temerrüt faiziyle iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Müflis davalı iflas idaresi vekili, davanın süresinde açılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı murisinin iflas masasına veya müflis şirket banka hesabına tebligat masrafı yatırmadığı, masraf yatmadığından iflas sıra cetveline kayıt-kabul isteminin reddine ilişkin kararın tebliğ edilmediği, gazete ilanı tarihi itibariyle İİK"nın 235. maddesinde yazılı 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığı gerekçesiyle davanın süreden reddine dair verilen karar, davacı vasisinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 18.03.2013 tarih ve 339 E, 1630 K sayılı ilamıyla, davacı murisinin 02.01.2008 tarihli dilekçe ile masaya alacak için kayıt başvurusunda bulunduğu, 15.01.2008 tarihinde yazı ve tebligat masrafları için avans yatırdığı, davacıya 01.03.2011 tarihinde tebligat yapıldığı, davanın 04.03.2011 tarihinde süresinde açıldığı, davanın süreden reddinin doğru olmadığı, ancak dosyaya sunulan veraset ilamına göre davacıdan başka mirasçılar bulunduğu da gözetilerek diğer mirasçıların davaya onaylarının alınması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci atanması suretiyle davanın yürütülmesi gerektiği belirtilerek diğer temyiz itirazları incelenmeksizin bozulmuştur.
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, takdiren 218,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 21.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.