10. Hukuk Dairesi 2016/1277 E. , 2016/3466 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı ..., sahte oda kaydı nedeniyle aylığın iptaline ilişkin Kurum işleminin geçersizliğini, yaşlılık aylığının yeniden bağlanmasını istemiş; davacı ..."in yargılama sırasında vefatı üzerine davaya taraf olan mirasçılar ise; murislerinin yaşlılık aylığının iptaline dair Kurum işleminin iptalini, murislerinin ölüm tarihine kadarki hakedilen ve ödenmeyen yaşlılık aylıklarının ödenmesini ve hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanmasını istemişlerdir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1973-1985 arası 385 gün SSK sigortalılığı, 720 gün askerlik borçlanması ve 1987-1999 tarihleri arası 4.298 gün Bağ-Kur sigortalılığı üzerinden 01.12.1999 tarihi itibarıyla murise bağlanan yaşlılık aylığı, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığa esas oda kaydının sahte olduğundan bahisle iptali üzerine eldeki davanın açıldığı, yargılama sırasında davacı muris Ziver"in 13.04.2008 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkeme, 07.01.2016 tarihli Kurum yazısını esas almak suretiyle a)Muris sigortalının yargılama sırasında 13.04.2008 tarihindeki vefatı nedeniyle konusuz kalan yaşlılık aylığının yeniden bağlanması istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına b)Murisin geçersiz sayılan Bağ-Kur sigortalılığın, 6552 sayılı Yasayla 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 54.maddesi uyarınca ve yasanın yürürlük tarihi itibarıyla geçerli sayıldığından, yürürlük tarihini takip eden aybaşı olan 01.10.2014 tarihinden itibaren hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanmasına c) Yine sübut bulmayan ölüm tarihine kadarki ödenmeyen aylıkların ödenmesi isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araşıtırmaya dayalıdır.
1) Muris ... ve O"nun vefatı üzerine de davaya taraf olan yasal mirasçıların, murisin yaşlılık aylığının iptaline ilişkin kurum işleminin geçersizliği ile murisin ölüm tarihine kadarki hakedilen ve ödenmeyen yaşlılık aylıklarını dava konusu yapmış olmaları karşısında, murisin vefatı nedeniyle bahsedilen istemin konusuz kaldıgından bahsedilemeyeceği için, anılan davacı istemleri yönünden esasa girilip yapılacak yargılama sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
2) 6552 sayılı Yasanın 58. Maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 54. Madde “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22/3/1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır..." hükmünü içermekte olup; anılan yasal düzenlemeyle getirilen lehe uygulamanın, sahte sigortalılıkta uygulanması mümkün değil ise de; Mahkemece öncelikle, muris sigortalının anılan yasal düzenlemeden yararlandırılıp-yararlandırılmayacağı, yararlandırma hususunun kurumun kabulünde olup olmadığı konusunda davacılara verilecek mehille kuruma başvuruları sağlanmalı ve varılacak sonuca göre değerlendirme yapılmalıdır. Şayet kurum, muris sigortalıyı anılan yasal düzenlemeden yararlandırmak suretiyle sigortalılığa geçerlik veriyorsa 01.12.1999 tarihi itibarıyla bağlanan yaşılılık aylığının aynen geçerliliğini koruyacağı gibi, hak sahiplerine bağlanacak ölüm aylığı başlangıç tarihinin de ölüm tarihini takip eden aybaşı olacağı gözetilmelidir.
Şayet muris sigortalı anılan yasal düzenlemeden kurumca yararlandırılmaz ise, bu halde muris sigortalının kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasının olup olmadığı, geçerli bir Bağ-Kur sigortalılığın bulunup bulunmadığı hususları usulünce yapılacak araştırmayla belirlenmelidir.
3) Öte yandan kabule göre de, 6552 sayılı Yasayla 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 54.madde uyarınca Bağ-Kur sigortalılığın geçerli hale geldiğinden bahisle ölüm aylığı bağlanmasına hükmedilirken ve aynı gerekçeden hareketle, ölüm aylığı tarihine kadarki ödenmeyen aylıkların sübut bulmadığından bahisle reddi yönünde karar tesis ayrıca isabetli görülmemiştir.
Mahkemenin yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda yargılama yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.