19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/30845 Karar No: 2018/3387 Karar Tarihi: 26.03.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/30845 Esas 2018/3387 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün belgeleri doğrultusunda, sanığın şirket yönetiminde yer almadığı ve şirket temsilcisi olmadığı anlaşılmasına rağmen, mahkumiyetine karar verildiği görülmektedir. Ayrıca, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 354. maddesinin suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi nedeniyle, sanıklar hakkında Kanun'un 253 ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluk arz etmektedir. Zincirleme suçta, suçun birden fazla bağımsız suçun Kandaki belirtilen istisnai durumların bir araya gelmesi zorunluluğundan dolayı, sanığın hukuki durumunun yeniden tespit edilmesi ve kararın bozulması gerektiği belirtilmektedir. Mahkeme kararında geçen kanun maddeleri ise; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 354. maddesi, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. ve 254. maddeleri, TCK'nın 43/2 maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesidir.
19. Ceza Dairesi 2015/30845 E. , 2018/3387 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü"nün 20.03.2014 tarihli yazısı uyarınca sanık ..." ın şirket yönetiminde yer almadığı, işlerin fiilen diğer sanık tarafından yönetildiğinin ve şirket temsilcisi sıfatını taşımadığının anlaşılması karşısında, sanığın beraatı yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre ise; 1-02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 337/a maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanıklar hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu, 2-Zincirleme suçta suçların çokluğu söz konusu olduğundan TCK"nın 43/2 maddesinde düzenlenen aynı nev"iden fikri içtimadan söz edebilmek için öncelikle birden fazla bağımsız suçun, Kanun"da belirtilen istisnai durumlarda bir araya gelmesi zorunludur. Ticareti terk suçu aynı ticari işletme için bir kez işlenebilen bir suçtur. Zira aynı ticari işletmeyi Kanun"da belirtilen yükümlülüklere riayet etmeksizin birden fazla terketmek mümkün değildir. Burada mağdur sayısının fazlalığı temel cezanın tayini sırasında dikkate alınsa dahi, aynı nev"iden fikri içtima hükümlerinin uygulanmasına olanak bulunmamaktadır. Temyiz davasına konu eylem nedeniyle, Balıkesir 2. İcra Ceza Mahkemesinin 29/05/2015 tarih ve 2015/451 E. 2015/258 K. sayılı kararıyla sanık ... hakkında verilen hükmün, Dairemizce 2016/8785 E. sayılı dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucu bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla, anılan dosyalar birleştirilerek her iki dava dosyasının aynı ticari işletmeyle ilgili olup olmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edildikten sonra aynı ticari işletmeyle ilgili eylemlerin tek suç oluşturacağı da gözetilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafi ile sanık ..."ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 26/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.