Sarkıntılık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/5131 Esas 2020/2074 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5131
Karar No: 2020/2074
Karar Tarihi: 05.05.2020

Sarkıntılık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/5131 Esas 2020/2074 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın sarkıntılık suçunu işlediğine ve 7 yıl 6 aylık cezaya mahkum edildiğine karar verdi. Ancak, suçun zamanaşımı süresi lehine sayıldığına ve suçun işlendiği tarihten sonra ikinci bir suç işlendiği için cezanın zamanaşımından dolayı düşürüldüğüne karar verildi. Kanunlar olarak, 765 sayılı TCK'nın 421/2. maddesi suçun ne olduğunu belirtirken, aynı kanunun 102/4 ve 104/2. maddeleri olağanüstü dava zamanaşımına tabi cezaları belirtmektedir. 5237 sayılı TCK'nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri suçun düşürülme sebeplerini ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi hükmün bozulması için gerekli usulü belirtmektedir. Son olarak, sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımından dolayı düşürüldüğü 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi tarafından belirtilmektedir.

14. Ceza Dairesi 2017/5131 E. , 2020/2074 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sarkıntılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Oluşa uygun kabule göre, sanığın eyleminin zamanaşımı süresi yönünden lehe sayılıp 765 sayılı TCK"nın 421/2. maddesinde düzenlenen sarkıntılık suçunu oluşturup, anılan maddede öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/4, 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve suç tarihi olan 07.02.2002 ile ilk mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde bozulmasının ardından müsnet suçtan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen kararın kesinleştiği 08.01.2009 ile denetim süresi içerisinde kasıtlı ikinci suçun işlendiği 09.09.2010 arasında duran süre de nazara alındığında ihbar üzerine mahkemece hükmün açıklandığı 11.11.2014 tarihi arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 05.05.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.