17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/16796 Karar No: 2016/8987 Karar Tarihi: 15.06.2016
Hırsızlık - tehdit - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/16796 Esas 2016/8987 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında başka ilamlar olsa da, en ağır olanı hırsızlık suçundan verilmiş olan 1 yıl 4 ay hapis cezasının infazına karar verilmiştir. Ancak sanığın hapis cezası tamamlanıncaya kadar yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinden yoksun bırakılmasına karar verilmemiştir. T.C. Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesine ilişkin iptal kararının yayımlanması nedeniyle, sanığın hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği düşünülmüş ve hükümler BOZULMUŞTUR. TCK'nın 53. maddesi ile ilgili kısımlar çıkartılarak yerine \"TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilerek, TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına\" cümleleri eklenerek düzeltme yapı
17. Ceza Dairesi 2015/16796 E. , 2016/8987 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi uygulamasına esas olarak iki ayrı ilam gösterilse de, ilamlardan en ağırının ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10.03.2008 gün, 2007/743 Esas ve 2008/913 Karar sayılı hırsızlık suçundan verilmiş, 16.04.2009 günü kesinleşmiş “1 yıl 4 ay” hapis cezası olduğunun infazda gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; Kasten işlemiş olduğu suçlardan dolayı hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yalnızca, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında hırsızlık suçundan dolayı kurulan hükümden T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" çıkartılması ile yerine “TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilerek, TCK"nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına” cümleleri eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.