(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/27941 E. , 2020/4330 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi(Müstemir Yetkili)
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş., ..., ... ve davalı... Sosyal ve Sağlık Hizmetler Bilgi İşlem Otomasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 01.01.2005 – 22.07.2014 tarihleri arasında davalı hastanede diğer davalı işverenlerin işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin evlilik nedeniyle son bulduğunu, çalışması boyunca fazla mesai yaptığını, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatiline denk gelen günlerde çalıştığını beyan ederek fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydı ile kıdem tazminatı ile bir takım işçilik alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacı ile müvekkili Bakanlık arasında iş ilişkisi olmadığı gibi herhangi bir tazminat alacağı da bulunmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş. vekili, zamanaşımı ve husumet itarazında bulunduklarını, davacının herhangi bir alacağı bulunmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Birim Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili, işyerinde emir ve talimatların davalı bakanlık tarafından verildiğini ve davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı... Sosyal ve Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem Otomasyon İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Vekili, müvekkili işverenin asıl işveren sıfatını taşımaması sebebiyle davacının kıdem tazminatını ödeme yükümlülüğünün de bulunmadığını, taleplerin zamanaşımına uğradığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve tanık beyanlarına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalılardan... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş., ..., ... ve davalı... Sosyal ve Sağlık Hizmetler Bilgi İşlem Otomasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Pam Pak Sosyal ve Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem Otomasyon İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ. "nin tüm, davalı T.C. ... ile Hatay İli Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği ile davalı... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş." nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ... ile Hatay İli Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği" nin Temyizi Yönünden:
..." nin tüzel kişiliği bulunmadığı halde hakkında hüküm kurulması hatalıdır.
Davalı... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş." nin Temyizine Gelince:
Taraflar arasında davalılar asıl işveren ve alt işverenlerin kıdem tazminatına dayalı sorumluluklarının belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşyerinin tamamının veya bir bölümünün hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devri işyeri devri olarak tanımlanabilir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde, işyerinin bir bütün olarak veya bir bölümünün hukuki bir işleme dayalı olarak başkasına devri halinde mevcut iş sözleşmelerinin devralana geçeceği düzenlenmiştir. Bu anlatıma göre, alt işverence asıl işverenden alınan iş kapsamında faaliyetini yürüttüğü işyerinin tamamen başka bir işverene devri 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesi kapsamında işyeri devri niteliğindedir. Dairemizin kökleşmiş içtihatları bu yöndedir(Yargıtay 9.HD. 18.9.2008 gün 2006/ 26306 E, 2008/ 23980 K.)
Süresi sona eren alt işverenle yeni ihaleyi alan alt işveren arasında açık biçimde işyeri devrini öngören bir sözleşme yapılması da imkan dahilindedir. Alt işverenin değişmesine rağmen yeni alt işveren nezdinde işyerinde çalışmaya devam edecek olan işçilerin belirlendiği hallerde sözü edilen işçiler bakımından iş sözleşmelerinin devralan işveren geçtiği tartışmasızdır. Ancak yeni alt işverende çalışacak olan işçiler arasında gösterilmeyen ve süresi sona eren alt işveren tarafından başka bir işyerinde çalıştırılmak üzere bildirimde bulunulmayan işçilerin iş sözleşmelerinin devreden alt işveren tarafından feshedildiğini kabul etmek gerekir.
Alt işverenin asıl işverenle akdettiği çalışma süresinin sonunda veya süresinden önce asıl işveren alt işveren ilişkisin sonlandırılması nedenine dayalı olarak tüm işçilerine başka işyeri göstererek işyerinden ayrılması ve ardından işin asıl işveren tarafından başka bir alt işverene verilmesi örneğinde alt işverenler arasında hukuki bir ilişki bulunmamaktadır. Hukuki ilişki, alt işverenler ile asıl işveren arasında gerçekleştiğinden belirtilen durum alt işverenler arasında işyeri devri olarak değerlendirilemez.
Alt işverenlerin değişmesi en yaygın biçimde, süresi sona eren alt işverenin işyerinden ayrılması ve işçilerin yeni alt işverene nezdinde çalışmaya devam etmeleri şeklinde gerçekleşmektedir. Bu eylemli durumun işyeri devri niteliğinde olup olmadığının tespiti ile hukuki sonuçlarının belirlenmesi önemlidir. Alt işverenlerin değişiminde olması gereken, süresi sona eren alt işverenin işyerinden ayrılması anında işçilerini de beraberinde başka işyerlerine götürmesi veya iş sözleşmelerinin sona erdirilmesidir. Bunun tersine alt işveren işçilerinin alt işverenin işyerinden ayrılmasına rağmen yeni alt işveren yanında aynı şekilde çalışmayı sürdürmeleri alt işverenler arasında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesi anlamında bir işyeri devrinin kabulünü gerektirir. Devralan işverenin devam eden hizmet akitlerini devraldığı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde açıklanmıştır.
Alt işverenlerin aralarında herhangi bir hukuki işleme bağlı olmaksızın değişmesini işyeri devri olarak kabul etmediğimiz taktirde her bir alt işverenin kendi dönemiyle ilgili olarak işçilik haklarından sorumluğu söz konusu olacağından ve asıl işverenin sorumluluğu yasa gereği alt işverenin sorumluluğunu aşamayacağından hak kaybına neden olabilecektir. Örneğin işyerinde periyodik olarak 11 ay 29 gün sürelerle işçi çalıştıran alt işverenler yönünden hiçbir zaman kıdem tazminatı ile izin ücreti ödeme yükümlülüğü doğmaz ve buna rağmen asıl işverenin tüm süreye göre bu işçilik haklarından sorumluluğu gündeme gelir. Oysa asıl işverenin sorumluluğunun alt işveren veya işverenlerin sorumluluğunu aşması düşünülemez.
1475 sayılı Yasanın 14/2. maddesi hükmü, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde belirtilen işyeri devrini de içine alan daha geniş bir düzenleme olarak değerlendirilebilir. Gerçekten maddede işyerlerinin devir veya intikalinden söz edildikten sonra “…yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli…” denilmek suretiyle uygulama alanı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesine göre daha geniş biçimde çizilmiştir. O halde kıdem tazminatı açısından asıl işveren alt işveren ilişkisinin sona ermesinin ardından işyerinden ayrılan alt işveren ile daha sonra aynı işi alan alt işveren arasında hukuki veya fiili bir bağlantı olsun ya da olmasın kıdem tazminatı açısından önceki işverenin devir tarihindeki ücret ve kendi dönemi ile sınırlı sorumluluğu, son alt işverenin ise tüm dönemden sorumluluğu kabul edilmelidir.
Somut olayda, yerel mahkemece kıdem tazminatı yönünden asıl işveren olan davalı bakanlık ile diğer davalı alt işverenlerin 1475 sayılı İş Kanunu" nun 14. maddesinin 2. fıkrasına aykırı bir şekilde sorumluluklarının belirlenmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılardan... Sağlık Hizmetleri Bilgi İşlem A.Ş ile davalı... Sosyal ve Sağlık Hizmetler Bilgi İşlem Otomasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti."ye iadesine, 05.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.