Esas No: 2021/2574
Karar No: 2022/6784
Karar Tarihi: 19.04.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/2574 Esas 2022/6784 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin sahte fatura kullanma suçuyla suçlandığı dava için, daha önceki bir hüküm veya dava olmadığına dair görüşünü belirtti. Ancak zaman aşımının kovuşturmaya engel olduğu sonucuna vararak davanın düşürülmesine karar verildi. Kararda, suçun cezasını belirleyen ve zaman aşımı hakkında bilgi veren TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri de bulunuyor.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
Kamu davası hakkında mükerrerlik nedeniyle ret kararı verilebilmesinin 5271 sayılı CMK'nin 223/7. maddesi uyarınca sadece "aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine" karar verilebileceği, aynı takvim yılı içinde farklı beyannamelerde ibraz edilen sahte faturaların zincirleme suç oluşturacağı, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemlerden bazılarının kesinleşmiş mahkumiyet hükmüne konu olması diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek; dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ışığında, Mahkemenin mükerrer dava nedeniyle ret kararına dayanak olan Antalya 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/449 Esas sayılı dosyası ile iş bu dava dosyası arasında mükerrerlik bulunmadığı, kesinleşen mahkûmiyet hükmünün zincirleme suç kapsamında kaldığının anlaşılması durumunda sanığın tüm fiilleri nedeniyle zincirleme suça ilişkin TCK'nin 43/1 maddesine göre artırma oranı belirlenerek tayin olunacak sonuç cezanın kesinleşen hükümle belirlenen toplam cezadan daha fazla olması halinde hükmolunacak cezadan kesinleşmiş önceki hükümdeki cezanın mahsup edilmesi, aksi durumda sanığa ek ceza verilmesine yer olup olmadığına karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş ise de; zamanaşımının olumsuz bir muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğunun anlaşılması karşısında;
Sanığa yüklenen “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma ” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 25.11.2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 19.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.