Müştekiler ... ... ve ... ...’a yönelik olarak mala zarar verme suçundan sanık ... ... hakkında yapılan duruşma sonunda mahkûmiyetine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 09.10.2013 gün ve 2012/503 esas, 2013/465 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, ... 16.03.2016 gün 20114/38302 Esas, 2016/4576 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin reddine dair kararına karşı ... Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın 19.04.2016 gün ve KD-2014/365584 sayılı yazısı ile itirazda bulunulması üzerine, dosya Dairemize gönderilmekle gereği düşünüldü:

TÜRK MİLLETİ ADINA
5271 sayılı CMK"nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 19.04.2016 gün ve KD-2014/365584 yazısında özetle;
Sanık ... ... hakkında, mala zarar verme suçundan yapılan yargılama sonunda; sanığın TCK" nun 151/1, 62/1, 53/1 ve 63 maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile mahkumiyetine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 09/10/2013 tarih ve 2012/503 Esas- 2013/465 Karar sayılı hükmünün sanık tarafından temyizi üzerine, hükmün onanmasına dair tebliğname düzenlendiği, ... Ceza Dairesinin 16/03/2016 gün ve 2014/38302 Esas, 2016/4576 Karar sayılı ilamı ile sehven “kesin nitelikte para cezasına hükmolunduğu değerlendirilerek "sanık ... ...’in temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak reddine" karar verilmiş ise de; sanık hakkında atılı suçtan TCK"nın 151/1, 62/1, 53/1 ve 63 maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği, hükmün temyizi kabil olduğu anlaşılmakla; ... Ceza Dairesinin 16/03/2016 gün ve 2014/38302 Esas, 2016/4576 Karar sayılı kararının kaldırılması, bu suça yönelik kurulan hükmün esasa ilişkin temyiz incelemesi yapılarak karar verilmesi istenilmiştir.
... Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı usul ve yasaya uygun olduğundan Dairemizce itirazın kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmakla,
1-... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının KABULÜNE,
2-... 16/03/2016 gün ve 2014/38302 Esas, 2016/4576 Karar sayılı ilamının II no’ lu bendinde yer alan müştekiler ... ... ve ... ...’a yönelik mala zarar verme suçuna ilişkin bölümün kaldırılmasına,
3-Yerel mahkemece sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan 09.10.2013 gün ve 2012/503 esas, 2013/465 karar sayılı hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
“... Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, ... ...’in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.