Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/17017
Karar No: 2014/13536
Karar Tarihi: 16.09.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/17017 Esas 2014/13536 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2013/17017 E.  ,  2014/13536 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 16/04/2013
    NUMARASI : 2012/5-2013/802

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalılar vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.D. K. ile davalı A.. Ö.. vek.Av.C. Ş.ve davalı M.. Y.. vek.Av.C. G."ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili hakkındaki icra takibine konu 2 adet bononun gerçeğe aykırı şekilde düzenlendiğini, lehtar olarak görünen Y.Ç. Ltd.Şti.nin bonoların tanziminden 6 ay sonra kurulduğunu, davalı M. Y.’ın hem keşideciyi hem de lehtarı temsil edemeyeceğini, bononun hamili olarak görünen A.. Ö..’nin de M.. Y..’ın kayınpederi olması nedeniyle iyiniyetli yetkili hamil sayılamayacağını belirterek bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı A.. Ö.. vekili, bonoda “nakden” ifadesinin bulunması nedeniyle ispat yükünün davacıda olduğunu, müvekkilinin davacı ile diğer davalının yaptığı işlere ortak olmak amacıyla 1.000.000 TL.verdiğini, ancak daha sonra ortaklıktan vazgeçilmesi üzerine diğer davalı M.. Y..’ın dava konusu 2 adet bonoyu düzenleyerek müvekkiline verdiğini, davacı ile diğer davalı arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklanan sorunların müvekkilini ilgilendirmediğini, bononun tanzim tarihinin gerçeği yansıtmamasının bononun geçerliliğini etkilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı M.. Y.. cevabında, damadı olan davacının inşaat ve taahhüt işlerini kendisi adına takip ettiğini, ancak ona olan güvenini suistimal ederek kendisini dolandırdığını, durumu fark etmesi üzerine diğer davalıya bilgi verdiğini, bunun üzerine A.. Ö..’nin ortaklık kurulması amacıyla verdiği parayı damadı olan davacıdan istediğini, davacının gönderdiği bonolarda imza kısmının boş olduğunu, unuttuğunu ve geniş kapsamlı vekaletnamenin bulunduğunu belirterek vekaleten imzasının atılmasını istediğini, bunun üzerine vekaleten bonoları imzaladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, bonoların keşide tarihlerinin 30.04.2009, vade tarihlerinin ise 15.06.2009 ve 15.08.2009 olduğu, lehtar olan Y. Ç. Ltd.Şti.nin ise 03.11.2009 tarihinde kurulmuş bulunduğu, davalı M.. Y..’ın hem keşideci hem de lehtarı temsil ettiği, keşideci ve lehtar arasında menfaat çatışması olan hallerde işlemin tarafların aynı kişi aracılığıyla temsil edilemeyeceğini, bonoların tanzim tarihinde lehtar olan şirketin henüz kurulmadığı, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Mahkeme hükmü davacı vekiline, 25.6.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi, HUMK’un 432.maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 15.7.2013 tarihinde temyiz defterine kaydedilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalılar vekilinin temyizine gelince, uyuşmazlık konusu bonoların düzenlenmesine ilişkin olarak resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından davacının katılan davalıların ise sanık olduğu Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün temyiz aşamasında bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda ceza mahkemesinin kararının bazı hallerde 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74’üncü (818 Sayılı Borçlar Kanununun 53.) maddesi uyarınca hukuk hâkimini bağlayacağı gözetilerek, söz konusu ceza davasının sonucunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 165/1 hükmü uyarınca bekletici mesele yapılması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine, (2) numaralı bentte gösterilen sebeple hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.100. TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi