Esas No: 2015/3695
Karar No: 2020/5778
Karar Tarihi: 03.12.2020
Danıştay 10. Daire 2015/3695 Esas 2020/5778 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/3695
Karar No : 2020/5778
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Kaymakamlığı … / …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava konusu işlemin iptaline dair kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şanlıurfa ili, Suruç ilçesi, … köyünde bulunan …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı parsellerin maliki olan davacı tarafından, anılan parsellerde bulunan tarlaların ekim biçimi sırasında sıkıntılar yaşandığı gerekçesiyle mülkiyet haklarından yaralandırılmasına imkan verilmesi istemiyle Suruç Kaymakamlığı'na yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idare tarafından dosyaya sunulan 20/03/2014 tarihli yazıda; Şanlıurfa ili, Suruç ilçesi, … köyünde bulunan ve davacının maliki olduğu taşınmazlarda 25-26 Mart 2014 tarihlerinde ekim dikim yapabilmesi amacıyla güvenlik önlemlerinin alınması için gerekli talimatın verilerek davacı tarafın bilgilendirildiğinin belirtildiği, 11/02/2015 tarihinde yapılan duruşma sırasında davacı vekili tarafından, 25-26 Mart 2014 tarihinde ve sonrasında herhangi bir güvenlik önlemi alınmadığı ve ekim dikim yapılamadığının ileri sürülmesi üzerine Mahkemenin …. ve … tarihli ara kararları ile davalı idareden, 25-26 Mart 2014 tarihlerinde daha önce verildiği belirtilen talimat doğrultusunda davacının taşınmazlarında gerekli tedbirin alınıp alınmadığının sorularak buna ilişkin tespit, fotoğraf, tutanak ve diğer bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenildiği, anılan ara kararına istinaden dava dosyasına sunulan cevap dilekçesi ve eklerinin incelenmesinden; dava konusu taşınmazların ekim dikimi amacıyla belirtilen tarihlerde veya sonrasında herhangi bir güvenlik önleminin alınmadığı anlaşılmakla, dava konusu parsellerde bulunan tarlaların ekim-biçimi sırasında sıkıntılar yaşandığı gerekçesiyle mülkiyet haklarından yaralandırılmasına imkan verilmesi istemiyle …Kaymakamlığı'na yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI :Davalı idare tarafından, davacının başvurusu uyarınca gerekli önlemlerin alınması hususunda kolluk kuvvetlerine bilgi ve talimat verildiği, dosyada yer alan 23/03/2015 tarihli jandarma tutanağında belirtildiği üzere davacının belirlenen tarihte tarlalarında hazır bulunmadığı, idarenin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, bu nedenle Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Şanlıurfa ili, Suruç ilçesi, … köyünde bulunan ve davacının maliki olduğu parsellerdeki tarlaların ekim biçimi sırasında sıkıntılar yaşandığı gerekçesiyle mülkiyet haklarından yaralandırılmasına imkan verilmesi istemiyle davacı tarafından … Kaymakamlığı'na 20/08/2013 tarihinde başvurulmuş, anılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddedildiğinden bahisle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 35. maddesinde, herkesin, mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğu hüküm altına alınmıştır.
Türk Medeni Kanunu'nun "Mülkiyet hakkının içeriği" başlıklı 683. maddesinde, "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir." hükmü bulunmaktadır.
5442 sayılı İl İdaresi Kanunu'nun dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle 32. maddesinde, Kaymakamın, ilçe sınırları içinde bulunan genel ve özel kolluk kuvvet ve teşkilatının amiri olduğu, suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini korumak için gereken tedbirleri alacağı, bu maksatla Devletin genel ve özel kolluk kuvvetlerini istihdam edeceği, Kanun, tüzün, yönetmelik ve Hükümet kararları hükümlerinin yürütülmesi için emirler vereceği, bu teşkilat amir ve memurlarının kaymakam tarafından verilen emirleri derhal yerine getirmekle ödevli olduğu, ilçe sınırları içinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının tasarrufa mütaallik emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisinin kaymakamın ödev ve görevlerinden olduğu ve bunları sağlamak için kaymakamın gereken karar ve tedbirleri alacağı hususları hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık, davacının maliki olduğu tarla vasıflı taşınmazlarını ekip biçme suretiyle kullanma hakkının korunması talebiyle yaptığı başvuru sonucunda davalı idare tarafından gerekli güvenlik önlemlerinin alınıp alınmadığına ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından tarlalarının ekim ve dikimi sırasında güvenlik tedbiri alınması için ... Kaymakamlığı'na 20/08/2013 tarihli dilekçeyle başvuruda bulunulduğu, bu dilekçeye cevap verilmediği, herhangi bir işlem yapılmadığının iddia edildiği, bunun üzerine zımni ret işleminin iptali istemiyle 17/12/2013 tarihinde dava açıldığı; davalı idarece, davacının başvurusu üzerine İlçe Jandarma Komutanlığı'na havale edilen yazının davacı vekiline elden teslim edildiği, işlem yapılmadığının tespiti üzerine İlçe Jandarma Komutanlığına yazılan … tarih ve … sayılı yazıyla davacının taşınmazlarında 25-26 Mart tarihlerinde güvenlik önlemi alınması için talimat verildiği ve bu konuda davacının bilgilendirildiği yolunda savunma yapıldığı görülmektedir.
Mahkemece yapılan duruşma esnasında davacının güvenlik önleminin alınmadığını beyan etmesi üzerine 25-26 Mart 2014 tarihlerinde davacının taşınmazlarında gerekli tedbirin alınıp alınmadığının bildirilmesi yolunda verilen 06/03/2015 tarihli ara kararına karşı davalı idare tarafından yaklaşık 10 yıl önce davacının ailesi ile başka bir aile arasında kan davasından kaynaklanan anlaşmazlık olduğu, bu anlaşmazlık nedeniyle arazinin sürülmesinin sürekli ertelendiği belirtilmiş ve yazı ekinde 13 Kasım 2014 tarihinde tarlalarının sürülmesi için davacıya gün verildiği halde davacı ve oğlunun Jandarma komutanlığına gelerek tarlanın çamurlu olmasından dolayı sürülmesinin iyi olmayacağını ileri sürerek komutanlıktan ayrıldıklarını ifade eden ve üç adet görevli jandarma astsubayı tarafından tutulan 23/03/2015 tarihli tutanak dosyaya sunulmuştur.
Davalı idare tarafından, hukuken korunacak bir menfaati bulunduğundan dolayı davacının başvurusunun kabul edildiği ve gereği için işlem yapılması yolunda girişimde bulunulduğu açıktır.
Buna karşın, dosyada mevcut belgelere göre; davacının 20/08/2013 tarihli başvurusu sonrasında elden takipli olarak davacı vekiline teslim edilen yazı gereği Jandarma Komutanlığınca bir işlem yapılmadığı anlaşılmakla, anılan yazının komutanlık kaydına alınıp alınmadığı, başvuru tarihi olan 20/08/2013 ile 13/03/2014 tarihleri arasında başkaca bir işlem yapılıp yapılmadığı, … Kaymakamlığının İlçe Jandarma Komutanlığı'na hitaben 13/03/2014 tarihli yazısı gereği olduğu anlaşılan 24-25 Mart 2014 tarihinde tarlaların sürümü ile ilgili herhangi bir güvenlik tedbiri alınıp alınmadığı, tarlaların ekim ve dikiminin gerçekleşip gerçekleşmediği, bu tarihlerde yapılan eylemlere ilişkin olarak davacının da imzasının yer aldığı Jandarma Komutanlığınca bir tutanak tanzim edilip edilmediği, bu tarihten sonra davacı tarafından başkaca ve yeni bir başvuru yapılıp yapılmadığı, başvuru yapılmış ise davalı idarece ne şekilde işlem ve eylem yapıldığı hususlarının ortaya konulmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, uyuşmazlığın çözümü bakımından yukarıda zikredilen hususların ortaya konulmasını teminen davalı … Kaymakamlığı ve … İlçe Jandarma Komutanlığı kayıtları da incelenmek suretiyle yapılacak araştırma sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davacı tarafından yapılan başvurunun cevap verilmeyerek zımnen reddine ilişkin davalı idare işleminin, güvenlik önlemi alınmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında eksik inceleme nedeniyle hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.