Esas No: 2022/1154
Karar No: 2022/6921
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/1154 Esas 2022/6921 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/1154 E. , 2022/6921 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
I) Sanık ...'ın temyizinin incelenmesinde:
Ayrıntıları Yargıtay Genel Kurulunun 05.11.2019 tarihli, 2019/11-218 Esas ve 2019/636 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, ilk hükmü temyiz etmeyen ve lehe bozmadan sirayet nedeniyle yararlanan sanığın bozma sonrası kurulan mahkûmiyet hükmünü temyiz etme hakkı bulunmadığından sanığın temyiz isteminin REDDİNE,
II) Sanık ... müdafisi ve sanık ...'ın temyizlerinin incelenmesinde:
Sanıklar ... ve ...'a yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 12.12.2009 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık ... müdafisi ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar ... ve ... hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 20.04.2022 tarihinde I) nolu ret düşüncesi yönünden Başkan vekili ... ve Üye ...'un karşı oyu ile oy çokluğu ile diğer yönlerden ise oy birliğiyle karar verildi.
KARŞI OY
Dairemizin 20.04.2022 tarihli 2022/1154 Esas, 2022/6921 Karar sayılı ilamındaki (1) nolu ret düşüncesine aşağıdaki sebeplerle katılmıyoruz.
Daire çoğunluğu ile ortaya çıkan uyuşmazlık ilk hükmü temyiz etmeyen ve ancak lehe bozmadan sirayet nedeniyle yararlanan sanığın bozma sonrası kurulan yeni mahkumiyet hükmünü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Somut olayda; sanık ... hakkında Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesince 24/10/2013 tarihli 2010/1049 Esas, 20103/784 Karar sayı ile TCK'nin 204/1 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis ve yine aynı yasanın 165/1. maddesi ile 2 yıl 1 ay hapis ve 600 TL APC ile mahkumiyetine karar verilmiş, anılan hüküm aynı dosyadan mahkumiyetine karar verilen diğer sanıklarca temyiz edilmiş, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 08/11/2017 tarihli 2017/4436 Esas, 2017/7623 Karar sayılı ilamı ile diğer sanıklar yönünden sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümleri zincirleme suç hükümlerinin uygulanma ihtimali nazara alınarak eksik araştırma sebebi ile bozulmuş ve bozma kararının hükmü temyiz etmeyen sanık ...'a da teşmiline karar verilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılamada yerel mahkemece 08/07/2021 tarih 2017/1063 Esas, 2021/1351 Karar sayı ile sanıklar ..., ... ve (bozma sirayet ettirilen) ... hakkında TCK'nin 204/1, 53. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmiş, Dairemizin yukarıda tarih ve sayıları belirtilen ilamı ile lehe bozmadan sirayetle faydalanan sanık ...'ın ilk hükmü temyiz etmediği için temyiz isteğinin reddine karar verilirken diğer iki sanık ile ilgili olarak ise gerçekleşen olğanüstü zamanaşımına istinaden kamu davalarının düşmesine karar verilmiştir.
Herşeyden önce bir hakkın ortadan kaldırılması, ancak yasada açıkça düzenlenen bir hüküm sebebi ile mümkün olabilir. Yasayla açıkça yasaklanmayan bir hakkın kullanılması yorum yoluyla yasaklanamaz. Gerek 1412 sayılı CMUK'de gerekse 5271 sayılı CMK'de daha önce hükmü temyiz etmeyen ancak sirayetten faydalanan sanıkların temyiz hakkını kullanamayacağına ilişkin hiçbir yasaklama yoktur. Dolayısıyla yasalarla açıkça yasaklanmayan bir hakkın kullanılabilmesi asıldır.
İç hukukumuzun bir parçası olan İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesine Ek 7 No’lu Protokol’ün 2/1 maddesine göre "Bir mahkeme tarafından cezai bir suçtan mahkum edilen her kişi, mahkumiyet ya da ceza hükmünü daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme hakkını haiz olacaktır. Bu hakkın kullanılması, kullanılabilme gerekçeleri de dahil olmak üzere, yasayla düzenlenir. "
Anılan protokol 10.3.2016 tarihli 6684 kanunla onaylanmış ve Anayasamızın 90. maddesine göre iç hukukumuzun bir parçası olmuştur. Bu kapsamda yasa yolu açıkça kapatılmayan herkesin temyiz hakkını özgürce ve herhangi bir makamca engellenmenilmeden kullanabilmesi gerekir.
Bu düşüncelerle sayın çoğunluğun (1) nolu ret düşüncesine katılmıyoruz. 20.04.2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.