Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2012/7684 Esas 2013/28840 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/7684
Karar No: 2013/28840
Karar Tarihi: 05.12.2013

Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2012/7684 Esas 2013/28840 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kızıltepe Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, yakınana hakaret suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın müdafiinin itirazı sonucu dosyanın incelenmesinde bazı eksiklikler ve hatalar tespit edilmiştir. Temyiz istemi süresinde olduğu belirlenen karar bozulmuştur. Kararda 5237 sayılı TCK.nun 129/1 maddesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması için aranan koşullar olan 5271 sayılı CMK. nun 231/6-a, 231/6-b ve 231/6-c maddeleri açıklanmıştır.
2. Ceza Dairesi         2012/7684 E.  ,  2013/28840 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2010/202638
    MAHKEMESİ : Kızıltepe Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 30/03/2010
    NUMARASI : 2010/15 (E) ve 2010/110 (K)
    SUÇ : Hakaret

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Uyap sisteminde yapılan sorgulamada , O yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz dilekçesinin 30.04.2010 tarihinde havale edildiğinin anlaşılması karşısında, temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1- Soruşturma evresindeki ifadesinde, sanığın yakınana hakaret ettiğini beyan eden tanık Ş.. T.., kovuşturma evresinde dinlenmeden, daha önceki beyanları ile yetinilerek, eksik inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Sanığın aşamalardaki,yakınanın, sanığın annesine ait kuafördeki sayacı kontrol etmek istediği ancak sayacın bulunduğu yerde müşterinin üzerini giyindiği söylenmesine rağmen yakınanın ısrarla perdeyi açmaya çalışması üzerine aralarında tartışma çıktığı yönündeki savunmaları karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 129/1 maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
    3- Sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK. nun 231. Maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanığın adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK. nun 231/6-a maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı yasanın 231/6-c maddesinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa yüklenen hakaret suçundan kaynaklanan maddi zararın bulunmaması nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK. nun 231. Maddesinin 6. Fıkrasının a ve c bentlerinde gösterilen nesnel (objektif)
    koşulların gerçekleştiği gözetilerek; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. Fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “Sanığın üzerine atılı hakaret suçunun şikayete bağlı uzlaşma kapsamındaki suçlardan olduğu sanık ile müştekinin hazırlık aşamasında CMK.nın 253. maddesi gereğince uzlaşamadıkları anlaşıldığından ” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    4- Sanık müdafiinin 30.03.2010 tarihli oturumda lehe hükümlerin uygulanmasını istemesi karşısında, sanık hakkında, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı TCK.nun 50. maddesi gereğince seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerekip gerekmediği hususunun tartışılmaması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 05.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.