23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1523 Karar No: 2020/2817
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1523 Esas 2020/2817 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2017/1523 E. , 2020/2817 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraca dair yönetim kurulu kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin aidat borçlarını aksatmamasına rağmen müvekkili hakkında İzmir 27. İcra Müdürlüğü"nün 2015/4100E sayılı dosyası ile 27.348,12 TL"lik icra takibi yapıldığını, müvekkilince ödeme yapılmayınca davalı kooperatifin 15.07.2015 tarihli yönetim kurulu kararıyla müvekkilinin üyelikten çıkarıldığını, ihraç kararının usulsüz olduğunu, ihraç kararına karşı müvekkilinin 10.08.2015 tarihli noter ihtarnamesiyle genel kurul nezdinde itirazda bulunduğunu, ne var ki davalı kooperatifin 2014 yılı genel kurulunu yapmadığını ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, dava dilekçesinde ileri sürülen tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından İzmir 5. Noterliği"nin 18.12.2014 tarihli 10 günlük süre tanıyan birinci ihtarnamenin tebliğinden sonra ikinci ihtarname gönderilmeyip icra takibi başlatıldığı, bir aylık süre tanınması gereken ikinci ihtarname yerine icra takip dosyasında 7 günlük süre tanındığı, ödeme emrinin ikinci ihtarname ile aynı nitelikte ve değerde kabul edilemeyeceği, ihraç kararının ana sözleşme ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı kooperatif yönetim kurulu tarafından davacı hakkında tesis edilen 15.07.2015 tarih 41 sayılı kararın iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili istinaf kanun yoluna götürmüştür. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi incelemesi sonucu; davacı adına çıkartılan 18.12.2015 tarihli birinci ihtarnameden sonra aynı nitelikte ve aynı içerikte ikinci ihtarname düzenlenip üzerinden bir ay geçtikten sonra davacı kooperatif üyesinin üyelikten ihracına karar verilmesi gerekirken, ikinci ihtarname yerine icra takibi başlatılmış olup söz konusu icra takibinin yasada öngörülen ikinci ihtarname kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmadığı, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.09.2020 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.