Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 7582 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalıların da 2 nolu bağımsız bölüm maliki olup, davalıların mimarı projeye aykırı olacak şekilde 1 nolu bağımsız bölüme ait olan 8 m2"lik bir alanı kendi taşınmazlarına eklediklerini, ortak yola duvar çektiklerini, kendilerine ait bacayı kapattıklarını, otopark alanını bahçe duvarı ile örerek kendi mülklerine kattıklarını ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale iade isteminde bulunmuştur.. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, Kat Mülkiyeti Kanunundan doğan uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Karar, davacı vekili süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale iade isteklerine ilişkindir. Mahkemece, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Yasası"ndan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; dava konusu kat mülkiyeti kurulu 7582 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümün davacı ,2 nolu bağımsız bölümün ise davalılıra adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davadaki ilk istek olan bağımsız bölümün projeye uygun hale getirilmesi ve elatmanın önlenmesi taleplerinin TMK"nun 683. Maddesine dayalı olduğu, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasası"nın 2814 Sayılı yasa ile değişik hükümlerine göre, bu nitelikteki istekler bakımından mahkemenin görevinin dava konusunun değerine göre belirleneceği, dava konusu ortak yerlere elatmanın önlenmesi isteği bakımından ise 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasası"nın 19. Maddesi ve Ek 1. Maddesine göre münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, her iki davada görüş uygulama, yöntem farklılığının yanı sıra her iki temyiz isteğinin incelenme dairelerinin farklı olduğu da kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve projeye uygun hale getirilmesi isteği bakımından keşif yapılarak mahkemenin görevinin değere göre belirlenmesi, bu isteğin de değer itibari ile Bulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında bulunduğunun tespiti halinde davanın tümü bakımından görevsizlik kararı verilmesi aksi halde ortak yerlere elatmanın önlenmesi davası bakımından mahkemenin görevsiz olduğu gözetilerek tefrik edilerek görev yönünden ret kararı verilmesi gerekirken değinilen yönler gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması isabetsizdir. Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine, 13.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.