Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyizinin kapsamının sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan beraat hükmü ve sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan beraat hükmü ile sınırlı olduğu belirlenerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; A. Sanık ... hakkkında hakaret suçundan kurulan beraat hükmünün temyizinde; Hakaret suçundan şikayetten vazgeçme nedeniyle, TCK"nın 131/1, 73/4 ve CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince “kamu davasının düşmesine” şeklinde hüküm kurulması gerekirken “beraat” şeklinde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanununun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMK"nın 322. maddesi uyarınca, kararın ilgili kısmının “sanık ... hakkında hakaret suçundan şikayetten vazgeçme nedeniyle, TCK"nın 131/1, 73/4 ve CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının düşmesine” biçiminde değiştirilmek suretiyle tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, B. Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan beraat hükmünün temyizinde ise; Suç tarihinde uzlaşma kapsamında olmayan TCK"nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu nedeniyle uzlaşma hükümlerinin uygulamayacağı ancak hükümden sonra 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK"nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, başka yönleri incelenmeksizin, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/11/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.